| Size ulaşmaya çalıştım, ama 12 saatten fazla zamandır telsiz bağlantısından uzaktınız. | Open Subtitles | حاولت الاتصال بكم، ولكن أجهزتكم اللاسلكية كانت معطلة لأكثر من 12 ساعة |
| İki haftadan fazla zamandır enfekte, ama hayatî değerleri stabil. | Open Subtitles | لقد كان مصاب لأكثر من اسبوعين، وحالته لاتزال مستقرة جداً. |
| Köpeğim 10 yıldır ölüydü. Lady Gregory ise daha da fazla zamandır. | Open Subtitles | كلبي قد كان ميتا لأكثر من عشرة سنين السيدة غريغوري كانت كذلك لفترة أطول من ذلك |
| Konu şu ki, 400 yıldan fazla zamandır o bayrak kimse için indirilmedi. | Open Subtitles | الهدف أنه لأكثر من 400 سنة لم ينكس العلم لأي أحد |
| Bir aydan fazla zamandır deli gibi kazıyor. | Open Subtitles | لقد مر أكثر من شهر ومازال يحفر مثل المجنون |
| Konu şu ki, 400 yıldan fazla zamandır o bayrak kimse için indirilmedi. | Open Subtitles | الهدف أنه لأكثر من 400 سنة لم ينكس العلم لأي أحد |
| Bu kalede iki yıldan fazla zamandır saklambaç oynuyorum. | Open Subtitles | أبحث عن هذه القلعة الجليدية لأكثر من سنتين |
| 30 yıldan fazla zamandır adına çalıştığım bir müşteriyi kaybettirdin bana. | Open Subtitles | لقد أخسرتني عميلاً عملت معه لأكثر من ثلاثة عقود |
| 35 yıldan fazla zamandır akşam haberlerini sunuyorum. | Open Subtitles | كنتُ أقدم الأخبار المسّائية لأكثر من 35 عام. |
| "Daha az ye, daha çok spor yap." 50 yıldan fazla zamandır, istenmeyen kilolara en mantıklı çözüm olarak görüldü. | Open Subtitles | أأكل أقل،تمرن أكثر كان الجواب الشائع المعقول للوزن الغير المرغوب لأكثر من نصف قرن |
| O kötü biri değil. Bir yıldan fazla zamandır beni o gemide güvende tuttu. | Open Subtitles | إنّه ليس شرّيرًا، لقد صان سلامتي على تلك السفينة لأكثر من عام. |
| Muhteşem Akbar'ın hanedanından beri ve bin yıldan fazla zamandır devletimizin dinî sembolü, Pembe Panter. | Open Subtitles | منذ سلاله أكبرالعظيمه... و لأكثر من ألف سنه... هناكرمزدينيلأمتنا... |
| Yaşlı adamların uyanıp... 50 yıldan fazla zamandır kullanmadıkları bacaklarını kaşıdıklarını duydum. | Open Subtitles | لقد سمعت أن رجلاً عجوزاً استيقظ... و حك أرجله... التي كانت قابعة في الغبار لأكثر من 50 عاماً. |
| Stalin, savaşta ve barışta 20 yıldan fazla zamandır SSCB'nin direği olmuştu. | Open Subtitles | ارتقى (ستالين) فوق الإتحاد السوفيتي في السلم والحرب لأكثر من عشرين عام |
| Nöbetçilerimiz üç milenyumdan fazla zamandır burada. Tarihin örtü altında kalan gerçekliğini görebiliyorduk. | Open Subtitles | حرّاسنا قد كانوا هنا لأكثر من ثلاثة آلاف سنة يمكننا أن نرى النسيج الحقيقي للتاريخ... |
| Ardında iz bırakmadan bir yıldan fazla zamandır kayıpsın. | Open Subtitles | إختفيت من دون أثر لأكثر من عام. |
| Dr. Esselstyn hastalarına tavsiye ettiği yiyeceklerin aynılarını 25 yıldan fazla zamandır yiyor. | Open Subtitles | (كان الطبيب (إسيلستن يتناول نفس الأطعمة التي نصح مرضاه بها لأكثر من 25 عام. |
| 100 yıldan fazla zamandır Eric'leyim. | Open Subtitles | لقد كنت مع "إريك" لأكثر من مئة عام |
| 24 saatten fazla zamandır buradaki insanlara su verilmiyor. | Open Subtitles | لكن لقد مر أكثر من يوم، ولم يتم تزويد الناس هنا حتى بالماء. |