Aslında, son keşifler sayesinde, oldukça büyük miktarda üretim fazlamız var. | Open Subtitles | في الحقيقة، نتيجة لإكتشافاتنا الأخيرة لدينا فائض ضخم |
Şu sayfada açıkça gördüğün gibi... 4,300$'lık bir bütçe fazlamız var. | Open Subtitles | تستطيع أن ترى بوضوح على هذه الصفحة لدينا فائض بمقدار 4300 دولار |
Aptal bir bütçe fazlamız var ve herkes farklı bir yerde kullanmak istiyor. | Open Subtitles | لدينا فائض ميزانية لعين و الناس كل شخص يريد شيئا مختلفا |
Bu noktada fazlamız yok. Kusura bakma. | Open Subtitles | ليس لدينا أي فائض هذه اللحظة آسف بشأن ذلك |
Dava fazlamız var ve onlarla ilgilenecek düzeyde avukatımız yok. | Open Subtitles | يبدو أن لدينا فائض بالقضايا ولا نمتلك العدد الكاف من المحامين لتوليها |
Defterlere yakın zamanda bir göz gezdirince ortaya çıktı ki 50.000 dolarlık bir fazlamız oluşmuş. | Open Subtitles | -جميل . الأرقام الأخيرة من السّجلات تُظهر أنّنا نمتلك فائض بمقدار 50 ألف دولار، |
Günde on milyon nakit fazlamız var.. | Open Subtitles | -عندنا فائض بالنقد عشرة مليون يوميا |
Tamam, bak bizim bütçe fazlamız var. | Open Subtitles | حسنا... لدينا فائض |