| Bilgisayar. Dawn'un okuduğu şeyde felcin panzehiri olabilir. | Open Subtitles | الكمبيوتر, ذلك الشيء الذي كنت داون تقرأه ربما لديه مصل من أجل الشلل |
| Burada gördüğüm şey Thomas, felcin ilk aşamasına benziyor. | Open Subtitles | ما أراه هنا يا توماس تبدوا مثل المراحل المبكرة من الشلل |
| Ama felcin kalıcı olup olmadığından emin değilsin. | Open Subtitles | لكنك لا تعرف أن الشلل سيتوقف عن الزيادة نهائياً |
| felcin progresyonu simetrik olurdu. Bu durumda değil. | Open Subtitles | لا، تطور الشلل يكون به متجانس أما عنده فلا |
| Eminim felcin başladığı yere gitti. | Open Subtitles | أظن أنها عادت الى حيث بدات السكته |
| Neyse ki felcin etkisi geçiyor. Hastaneden taburcu edildi bile. | Open Subtitles | لحسن الحظ، أن الشلل يزول، لقد أُخرجت من المستشفى |
| Feci bir trafik kazası onu felcin eşiğine getirdiğinde doktorlar onun bir daha boks yapamayacağını söylediler. | Open Subtitles | عندما كاد حادث سيارة عنيف ان يتركه على بعد مليمترات من الشلل التام الاطباء قالوا لن يلاكم مجددا |
| felcin geçici olduğunu biliyorsunuz, Efendim, iyileşeceksiniz... | Open Subtitles | ...انظر , الشلل هو مؤقت انت تعلم هذا انك ستتعافي منه يا ملازم احتاج لمساعدتك |
| felcin kalıcı olduğu yazıyor. | Open Subtitles | يقول بأن الشلل دائم |
| felcin ilerlemesini durdurduğumuzdan eminim. | Open Subtitles | لقد أوقفنا تضاعف الشلل |
| felcin ilerlemesi Hamilton'ın haklı olduğunu gösterir. ALS. | Open Subtitles | تطور الشلل يؤكد كلام (هاميلتون) تصلب الاطراف |
| Foreman haklı. Önce felcin nedenini bulmalıyız. | Open Subtitles | (فورمان) محق يجب أن نعرف سبب الشلل |
| Hayır, felcin etkisi. | Open Subtitles | إنه الشلل |
| Ama felcin ne zaman olduğunu bilmiyoruz. | Open Subtitles | لكننا لا نعرف متى حصلت السكته |