| Bak, tek ihtiyacımız olan şey, Formülün içinde olduğu belgeler. | Open Subtitles | الملف الذي به المعادلة هو كل ما نحتاجه . . |
| Çantasına baksana. Belki Formülün diğer yarısı onun içindedir. | Open Subtitles | ربما في هذه الحقيبة التي يحملها النصف الآخر من المعادلة |
| Formülün hangi tabloya nakşedildiğini bulduğumuzu anladığında tabloları müzayededen önce değiştirmiş olmalı. | Open Subtitles | بمجرد علمها اننا اكتشفتنا اللوحه جزأت الصيغة و قامت بتغيرها قبل المزاد |
| Belki de bazı protokolleri es geçerek bu Formülün geçerliliğini, daha erken teyit edebilirim. | Open Subtitles | ربما يمكننى التأكد من صلاحية المعادلات في هذه الصيغة اذا وكل الي |
| Formülün kendi etkisi ve uygulamasında sonsuz derinliği vardır ama şaşırtıcı derecede basit ve tamamen istikrarlıdır. | Open Subtitles | التركيبة لها عمق لا نهائى و تطبيقات متعددة و لكنها بسيطة جداً و مركبة بالكامل |
| Hala Formülün son kısmını bulamadım. | Open Subtitles | مازالت لا أجد القطعة الأخيرة في التركيبة. |
| Hepiniz buraya girmek için gizli Formülün ne olduğunu bilmek istiyorsunuz. | Open Subtitles | كلكم تريدون معرفة الوصفة السحرية ليتم قبولكم في جامعتنا, أليس كذلك؟ |
| Ama bugün Formülün işe yarayacağından kesin eminim. | Open Subtitles | لكن اليوم أَنا مُتَأَكِّدُ صيغتي سَتَعْملُ، |
| Bu da seni, Formülün yeni halini, tamamlayabilmem için en iyi denek haline getiriyor. | Open Subtitles | و هذا سيجعلك الحالة المثالية للنوعية المعادلة الجديدة و أريد أن أجعلها مثالية |
| Başardım. Formülün geri kalanını sakladım. | Open Subtitles | ، لقد انتهيت أخفيت بقية المعادلة |
| Formülün çok yanıcı olduğunu biliyor muydun? | Open Subtitles | أنت تدرك أن المعادلة قابلة للاحتراق؟ |
| Formülün diğer yarısını ondan önce bulmalıyız. | Open Subtitles | سنحضر النصف الآخر من المعادلة قبلها |
| O Formülün doğru olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | انا متاكد ان المعادلة صحيحة. |
| Burada senin yapman gereken... düzenlediğim basın toplantısında Formülün etkisini Phleer'e kanıtlaman. | Open Subtitles | كل ما عليك فعله هو اثبات أن الصيغة تعمل في مؤتمر صحفي أعده بنفسي |
| Belki de bazı protokolleri es geçerek bu Formülün geçerliliğini, daha erken teyit edebilirim. | Open Subtitles | صباح الخير ربما يمكننى التأكد من صلاحية المعادلات في هذه الصيغة اذا وكل الي |
| Bu Formülün buz pateninde hangi figür için yazıldığını bilen biriyle konuşmamız gerekiyor. | Open Subtitles | علينا التحدث مع شخص يعرف أي حركات تزلج كتبت بها هذه الصيغة |
| Laboratuara giren kimyager Formülün peşinde değilmiş. | Open Subtitles | الكيميائية اللتي إقتحمت المخبر لم تكن تسعى وراء الصيغة |
| - Aslında Ajan Johnson'ın babasından aldığınız Formülün değiştirilmiş versiyonunu kullandık. | Open Subtitles | في الواقع لقد استخدمنا نموذج معدّل من تلك التركيبة التي صادرتموها من والد العميل جونسون |
| Formülün güvenli olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | إعتقدتُ أنـك قلت أن التركيبة كانت آمنة |
| Onu yapmadan Formülün tam olmadığını söyleyeyim. | Open Subtitles | قبل أن تفعل هذا ليس معي التركيبة |
| Önce hangi Zaubertrank için bu Formülün kullanıldığını bulmam lazım. | Open Subtitles | أولاً يجب أن أبحث عن المكونات التي تُستخدم في تلك الوصفة |
| Hepiniz buraya girmek için gizli Formülün ne olduğunu bilmek istiyorsunuz. Doğru mu? | Open Subtitles | كلكم تريدون معرفة الوصفة السحرية ليتم قبولكم في جامعتنا, أليس كذلك؟ |
| Ama bugün Formülün işe yarayacağından kesin eminim. | Open Subtitles | لكن اليوم أَنا مُتَأَكِّدُ صيغتي سَتَعْملُ، |
| Pekâlâ, ilk olarak Formülün hangi tabloda olduğunu bulacağız. | Open Subtitles | حسناً الخطوه الاولى نعرف اللوحه التى تحمل الصيغه |