| Ne de cenaze arabasının ardından gelen biri. Buraya formalite icabı geldim. | Open Subtitles | ولا يوجد أحد خلف العربة حضورى إلى هنا مجرد شكليات |
| Sen ve çocukların önden gitmesi sadece bir formalite. | Open Subtitles | انها مجرد شكليات من اجل ان تركب النساء و الاطفال اولا |
| Heyecanlanma, yaşlı adam, bu sadece formalite | Open Subtitles | لا تنفعل أيها الرجل ، هذا مجرد إجراء شكلي |
| Sadece formalite, şu senedi imzala, lütfen. | Open Subtitles | انها مجرد إجراء شكلي ، ولكن من فضلك ضعي بصمتك على هذا الإيصال |
| Aslında, bu tamamen formalite gereği yapılacak, çünkü ceset, doğum belgesi ve diş röntgenleriyle birlikte gömülmüş. | Open Subtitles | ذلك، على أية حال، مجرّد شكلية في هذه النقطةِ، |
| Aslına bakarsan, ben bu performans işini Chilis'de parkta, aramızda geçenleri konuşacağımız bir formalite diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | حسناً، بالتأكيد هذا التقييم أمر رسمي بحت بسبب ما حدث باجتماعنا بساحة الانتظار |
| Baylar, şimdi sizi ufak bir formalite için büroya götüreceğiz. | Open Subtitles | أيها السادة , ستقدموا الآن ببعض الشكليات البسيطة |
| Sadece bir formalite,bu belgeyi imzaladıktan sonra sanat eseri bu eve dönene kadar koruma altına alınmış olacak. | Open Subtitles | مجرد شكليات لمرة واحدة وقعت هذه الوثيقة إن القطعة الفنيةَ مغطية حتى تعود إلى هذا المنزل |
| Bu sadece bir formalite, çünkü yönetmenle haşna fişne. | Open Subtitles | هذه شكليات فقط ، لاسيما وانني زوج المخرج |
| İnşallah sadece bir formalite olur ve çabubak başımızdan atarız. | Open Subtitles | أتمنى أن يكون الأمر مجرد شكليات حتى يمكننا التخلص منه بسرعة |
| Sadece bir formalite. | Open Subtitles | توقيع ورق الموافقة على تشريح الجثة شكليات فحسب |
| Şey, hala onaylanmam lazım ama bu sadece formalite. | Open Subtitles | ما زلت بانتظار التصديق، ولكن تلك مجرد شكليات |
| Bu sadece formalite Bay Travalian. Bizi koruduğu gibi sizi de korumak için. Eminim koruyordur. | Open Subtitles | إنه أمر شكلي فقط يا سيد ترافليان, الأمر يعنيك كما يعنينا |
| Zaten bir kere intihar etti. - Şimdiki sadece formalite. | Open Subtitles | لقد فعل ذلك فعلا الآن سيكون مجرّد سلوك شكلي |
| Bugün olanlar formalite icabıydı. Beni yanlış anlama. Harika bir iş çıkardın. | Open Subtitles | ماتم اليوم إجراء شكلي , لاتفهمني بشكل خاطئ المهمة التي قمت بها كانت حيوية |
| Aslında, bu tamamen formalite gereği yapılacak, çünkü.. | Open Subtitles | ذلك، على أية حال، مجرّد شكلية في هذه النقطةِ، |
| Yani, formalite icabı bir görüşme, öyle mi? | Open Subtitles | نتابع أمورنا جميعاً إذاً هذه مقابلة شكلية للتأييد؟ |
| Gelecek hafta bir soruşturma olacak ama bu sadece bir formalite. | Open Subtitles | سوف يكون هنالك تحقيق الأسبوع القادم لكنه شكلية فحسب |
| Aslına bakarsan, ben bu performans işini Chilis'de parkta, aramızda geçenleri konuşacağımız bir formalite diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | حسناً، بالتأكيد هذا التقييم أمر رسمي بحت بسبب ما حدث باجتماعنا بساحة الانتظار |
| - Kelimeleri yanlış seçtim. Sadece sorgulanmanızın formalite icabı olduğunu söylemek istedim. | Open Subtitles | اختيار سيء للكلمات، عنيت فحسب بأن استجوابكِ هو من الشكليات |
| Ben ordudan değilim ve tüm bu formalite beni biraz rahatsız ediyor. Beni biraz sıkıntıya sokuyor. | Open Subtitles | وكلّ هذه الرسميات ترهقني كثيراً، إن لم أقل تصيبني بالتوتر |
| Bu sadece basit bir formalite, endişe duymanızı gerektirecek bir şey yok. | Open Subtitles | آنستي، اسمحي لي أن أقاطعكِ هذه شكليّات بسيطة، لا داعي للقلق |
| Sadece formalite çünkü anladığım kadarıyla gitmeden önce alt komitedeki serserilere rüşvet verecek. | Open Subtitles | هو شكلى فقط,لأن ما يمكن أن يجتمع هو سيخفى فقط العجز عن اللجنة الفرعية |
| Kimseye söylemedim çünkü şu anda formalite aşamasında ama sivilce losyonunu kaybettik. | Open Subtitles | لم اخبر احدا لانه ربما انه شكليّ في هذه اللحظة لكن "كليرسيل" قد انسحب |
| Son bir soru ile bitirelim, formalite olarak. | Open Subtitles | دعنا ننهي هذا بسؤال نهائي كإلتزام بالشكليات |
| Eski dostlar olduğumuza göre formalite kısmını geçelim. | Open Subtitles | ولكن منذ أننا أصدقاء قدماء فلنتخطى الرسميّات |
| Genel seçimden sonra atanmam sadece formalite icabı olacak. | Open Subtitles | بعد إنتخابات الرئاسة الأمريكية ، ستكون المُوافقة أمراً شكلياً |
| Bu formalite, gerçekten. Ona yaklaşmayı reddediyorum. | Open Subtitles | انها علاقه ,شكليه انا ارفض ان اتقرب اليه اكثر |