| Foyle'un şahidi, onların düşündüğü kadar güvenilir olmayabilir. | Open Subtitles | غياب فويل لا يمكن أن يكون قوي كما ينوون ذالك. |
| Örneği, Bay Liam Foyle'un DNA'sı ile eşleştirdik. | Open Subtitles | لقد طابقنا العينة للحمض النووي للسيد ليام فويل. |
| Foyle'un geçen seneki davasında da DNA örneklerini siz mi analiz etmiştiniz? | Open Subtitles | هل كنت مسؤولا عن تحليل عينات من الحمض النووي مقابل فويل في العام الماضي؟ |
| Siz bilgisayarı analiz ederken Bay Foyle'un, bu tarz içeriğe sahip siteleri ziyaret ettiğini tespit ettiniz mi? | Open Subtitles | بتحليلك بالكمبيوتر (هل ثبت بأن سيد (فويل زار إحدى تلك المواقع التي |
| - Foyle'un bir deposu var. | Open Subtitles | فويل لديه وحدة تخزين. |
| Will'in, olay yerinde Foyle'un kanı da olduğuna dair verdiği ifadenin anlamı kalmadı, hepsi bu. | Open Subtitles | - لقد رأى (ويل)(فويل) بالمكان , علينا أن نستكمل بحجة غيابه عنه |
| Foyle'un, Sandra Mullins cinayetinden önce bir tane deposu varmış. | Open Subtitles | (كان يمتلكها (فويل)قبل مقتل (ساندرا مولنز |
| Foyle'un bir deposu var. | Open Subtitles | فويل كان لديه وحدة تخزين. |
| - Evet. Bay Foyle'un tıbbi geçmişiyle ilgili bir bilgi talebiniz oldu mu? | Open Subtitles | هل طلبت معلومات طبية متعلقة بسيد(فويل)؟ |
| - Foyle'un mu? | Open Subtitles | ينتمي لـ(فويل)؟ |
| - Foyle'un mu? | Open Subtitles | لـ فويل. |
| Bay Foyle'un bununla etkileşimi nasıl gerçekleşmiş? | Open Subtitles | كيف تعرض لها سيد(فويل)؟ |