| Minidoka'da lisenin son yılını bitirdi ve ırkçılık karşıtı bir mezhebin yardımıyla Kansas'taki Friends Üniversitesi'ne kaydolabildi. | TED | أنهت دراستها الثانوية في مينيكودا وبمساعدة منظمة مناهضة للعنصرية كانت قادرة على الالتحاق بجامعة فريندز في كنساس. |
| Hadi ama, Matt LeBlanc'ın Friends'ten sonra ilk dizisi sonuçta. | Open Subtitles | كيف لا أفعل ذلك ؟ اول عرض لمات لبلانك بعد , فريندز |
| Friends evreninde Zor Ölüm diye bir film var demektir. | Open Subtitles | فهذا يعني أنه في عالم "فريندز" يُعتبر "داي هارد" فيلماً. |
| Do your Friends pull this out their little hat | Open Subtitles | هل يستطيع أصدقاؤك # سحب ذلك؟ من قبعاتهم الصغيرة # |
| - Seven Friends Deniz Nakliyatı Şirketi mi? | Open Subtitles | شركة سبعة إخوة للملاحة |
| Take comfort in your Friends | Open Subtitles | " أًحصل على قسط من الراحة مع أصدقائك " |
| Gel hadi Lexie. Friends'in açılışını tekrar yapıyoruz. | Open Subtitles | هيا يا ليكسي نحن نمثل افتتاحية مسلسل فريندز |
| Bu demek oluyor ki "Friends" hala yayınlanıyor olsaydı Joey ve belki bir de Phoebe oy vermeye gitmiş olacaktı. | TED | وما يعنيه هذا، هو لو أن مسلسل "فريندز" لا يزال يعرض جوي وفيبي ربما، هم فقط من سيدلي بصوته. |
| Aslına bakarsanız Friends yayınlandığından beri yatmadım. | Open Subtitles | ! لكي أكون صادقاً معكم لم أضاجع إحداهن منذ أن كان يعرض مسلسل "فريندز"على التلفاز |
| Friends revaçta olduğu zamanlarda, bana Joey adlı parfümü yaptırmışlardı. | Open Subtitles | عندما كان مسلسل "فريندز" مثيرا جدا, جعلوني أنتج عطر يسمى جوي |
| Yeterince Friends bölümü izledim ve birlikte yaşamanın sekse, uyuşturucuya ve Parade dergisinin Schwimmer bıkkınlığı dediği şeye yol açtığını biliyorum. | Open Subtitles | لعنى ، رئيت الكثير من حلقات مسلسل ، فريندز لاعرف ان العيش مع بعض يقود الى الجنس او المخدرات هذآ ماقلته مجلة الشهراء على ، شويمر فتيغ |
| Friends dizisindeki Rachel ve Ross gibi. | Open Subtitles | مثل روس و رايتشل في مسلسل فريندز |
| Anlaşılan adam büyük bir Friends fanıymış. | Open Subtitles | "من الواضح أنّه معجب كبير بمسلسل "فريندز |
| Bu arada,ona Friends fotoğrafları vereceğimi söyledim. | Open Subtitles | بالمناسبة ، أخبرتها بأنّنا سوف نحضر لها صورة لمسلسل "فريندز" |
| Friends dizisinin on sezonunu bile izledim. | Open Subtitles | حتى اني شاهدت جميع المواسم العشرة من مسلسل "فريندز"َ |
| Friends dizisi hakkında çok kafa patlatıyorsun Gus. | Open Subtitles | "غاس"، إنك تطيل التفكير في مسلسل "فريندز". |
| Eskiden Friends'deki Rachel'a da öyle bakardın. | Open Subtitles | كنت تنظرين بهذه الطريقة إلى "رايتشل" من مسلسل "فريندز". |
| Bunu içince her şey komik geliyor, Friends'ten sonra başlayan program bile. | Open Subtitles | هذه الماريجوانا تجعل من أيّ شيء مضحكاً حتى المسلسل الذي يعرض بعد مسلسل (فريندز) |
| Sizce Friends* yeni oyuncu arıyor mudur? | Open Subtitles | أتظنون أن هؤلاء الممثلين في (فريندز) يحتاجون إلى صديق آخر؟ |
| Can your Friends do this? | Open Subtitles | هل يستطيع أصدقاؤك # فعل هذا؟ |
| "Seven Friends Deniz Nakliyat Şirketi" ile. | Open Subtitles | "شركة سبعة أصدقاء للملاحة" |
| Take comfort in your Friends | Open Subtitles | " أًحصل على قسط من الراحة مع أصدقائك " |