| - Saldırıları Göçebelerin yaptığını mı düşünüyorsun? | Open Subtitles | أتضن أن الرحالة هم من وراء تلك الإعتداءات؟ |
| Göçebelerin, evinize girdiklerinde çaldıkları kasa vardı ya. | Open Subtitles | الخزينة التي سرقها الرحالة عندها إقتحموا |
| Göçebelerin hepsi Kuzey'e dağılmış durumda. | Open Subtitles | بقية الرحالة منتشرين في الشمال |
| Merhametin, sığınağın ve kanunun olmadığı bir yer, Göçebelerin kıtasıydı. | Open Subtitles | حيث كانت هذه أرضا لا يحكمها قانون، ولا مأوى ولا رحمة صارت قارة من البدو الرُحل |
| Göçebelerin ataları. | Open Subtitles | أسلاف البدو. |
| - Saldırıları Göçebelerin yaptığını mı düşünüyorsun? | Open Subtitles | (أتخال أن عصابة (نومادز مسؤولة عن الهجمات؟ |
| Unser'ın Göçebelerin yaptığını anladığını biliyordun. | Open Subtitles | (أكنت تعلم أن (أنسير كشف أمر (نومادز)؟ |
| Göçebelerin evdeki kasayı çaldıklarını ama bazı dökümanları Clay'e geri verdiklerini söyledi. | Open Subtitles | أنّ (النوماد) سرقو الخزنة من منزله، و أعطوا (كلاي) كلّ الأوراق القانونيّة. |
| Bulabildiğim tek belge Göçebelerin aidat ödemeleri. | Open Subtitles | كل ما لدي عن الرحالة هو دفعات الديون. |
| Göçebelerin saldırılarının arkasında Clay'in olduğundan neredeyse eminim. | Open Subtitles | أنا واثق أن " كلاي " هو من كان يأمر الرحالة. |
| Göçebelerin emirlerini Clay veriyordu. | Open Subtitles | أجل كلاي " هو من حرك عصابة الرحالة " |
| Unser'ın Göçebelerin yaptığını anladığını biliyordun. | Open Subtitles | كنت تعلم أن (أنسر) كان يشك في الرحالة. |
| Göçebelerin öldürülmesi. | Open Subtitles | قتل (النوماد). |