| Göklerde ve Dünya'da bana artık yer yok. Ancak yüreğimde huzur var. | Open Subtitles | لا يوجد في السماء و الأرض مكان لي لكن قلبي يغمره السلام. |
| Sonunda top sesiyle Göklerde onun resmi çıkacaksa sorun yok. | Open Subtitles | طالما انتهى الامر بصورتها في السماء .. و صوت المدفع |
| Dünya'ya bagli olmayan, Göklerde süzülen gizli bir dedektife sahibiz. | Open Subtitles | لدينا مخبر سري غير مقيد بالأرض, بل يطفو في السماوات... |
| Şimdi bu araştırma beklenmedik bir dönüş yapıyor olabilir, çünkü bizimkilerle uzaylılarınki arasında bir bağlantı bulabiliriz, Göklerde değil | Open Subtitles | الآن يمكن أن يأخذنا هذا السعي الى منعطفا غير متوقع, لأنه قد نجد الرابط بيننا وبين الكائنات الفضائية ليس في السماوات |
| Kapkara Göklerde uçan akbabalar duyar sadece... | Open Subtitles | إن النسور الهائمة فى السماء السوداء هم فقط من يعرفون |
| Hani biz öldü deriz ya onlar Göklerde bizi bekler aslında. | Open Subtitles | نسميهم ميتين، ولكنهم... بالحقيقة ينتظروننا بالسماء |
| Ey Göklerde olan babamız, İsmin mukaddes olsun. | Open Subtitles | إلهنا الذي في السموات ليتقدس إسمك ليأتي ملكوتك لتكن مشيئتك |
| Bunlar zarif ve varlığı ile dünyayı onurlandıran yaratıklar deyin. Darwin akbabalar hakkındaki bakış açısını değiştirmişti. Çünkü Göklerde hiç enerji harcamadan uçabilen bu kuşları gözlemlemişti. | TED | فهي رؤوفة جدا. قال تشارلز داروين أنه غير رأيه لأنه رآها تطير بدون أي عناء بدون طاقة في السماء. |
| "Ne de şen süzülüp şakıyorlar Göklerde!" | Open Subtitles | كم يشعرون بالسعادة وهم يرقصون ويغنون في السماء |
| İstediğin kadar. Göklerde olmasını sağladığın müddetçe. | Open Subtitles | الوقت الذي تشائين الوقت الذي تستطيعين أن تبقيها في السماء |
| Göklerdeki Peder'imiz, adın yüceltilsin, hükümdarlığın gelsin, Göklerde olduğu gibi, yeryüzünde de senin istediğin olsun. | Open Subtitles | أبانا الذي في السماء ليتقدس اسمك ليأت ملكوتك ،لتكن مشيئتك |
| Ama bence o ve diğer yıldız gözlemcilerinin asıl yaptığı katkı sadece Göklerde değil, Dünya'da da neler yaşandığına dair ufkumuzu açmalarıydı. | Open Subtitles | لكن الواقع أن مساهماته هو و زملاءه العلماء العباقرة أضاءت عقولنا لنرى ليس فقط ما في السماء ولكن على الأرض أيضاً |
| Ve çok görsel olan bir alanın, Göklerde neler olduğunu anlamakla ilgilenen herkesi dâhil etmek için geliştirilebileceği gerçeği bir moral kaynağıdır. | TED | وحقيقة أن مجالا بصريا بشكل كبير يمكن أن يتم تحسينه من أجل أن يشمل أي شخص لديه اهتمام بفهم ما يكمن في السماوات هو أمر محمس. |
| Adın Dünya'da yüce olarak anılsın, tıpkı güneşin Göklerde yüce olması gibi. | Open Subtitles | - ربما يمجد إسمك فى الأرض مثلما تمجد الشمس في السماوات |
| Adın dünyada yüce olarak anılsın tıpkı güneşin Göklerde yüce olması gibi. | Open Subtitles | - ربما يمجد إسمك فى الأرض مثلما تمجد الشمس في السماوات |
| zira size derim ki Göklerde onların melekleri daima Göklerde olan Baba'mın yüzünü görürler." | Open Subtitles | فلديهم ملائكة تحرسهم فى السماء التي تنظر بأستمرار إلى وجه الرب |
| Hizmetçiler, ona Göklerde yanan adamlar, tuhaf şeyler vb gördüklerini anlatmışlar. | Open Subtitles | -و الخدم اخبروها انهم قد راوا رجالا من النار فى السماء -و هناك ايضا هذا الحدث الغريب |
| Dünya'da ve Göklerde ondan büyüğü yoktur.' | Open Subtitles | لا يوجد أعظم منه فى الأرض أو فى السماء |
| Çünkü onun Göklerde uçmasa da, süper kahraman bir babası vardı. | Open Subtitles | لأن له أبا خارقا حتى لو لم يحلق بالسماء |
| Ey Göklerde olan Babamız, ismin mukaddes olsun. | Open Subtitles | أبانا الذي في السموات ليتقدس اسمك |
| Hekate Göklerde kosuyor.Hades'in kapilari ve kitaplar, eskilerin kudretini çagiracak. | Open Subtitles | وأجناس (هيكت) في السموات تدخل أبواب الجحيم والكتاب سيستدعى قوة الواحد القديمة |