| Anapara ödemesini erteletmek için... bize gönderdiğiniz çekleri iade ediyoruz. | Open Subtitles | .. سنعيد لك نقود الفائدة التي أرسلتها لنا لكي تأجل دفع المبلغ الأصلي |
| Bize gönderdiğiniz domuz butu için de. | Open Subtitles | وإنما لقطعة اللحم الجميلة التي أرسلتها إلينا. |
| Bakın, son gönderdiğiniz maliye evraklarında, araçların seri numaralarını okuyamıyorum. | Open Subtitles | بالنسبة إلى وثائق التمويل الأخيرة التي أرسلتها لنا لا أستطيع قراءة أرقام السيارات المتسلسلة |
| Cesedi, onu gönderdiğiniz evin önünde duran bir arabanın bagajında bulundu. | Open Subtitles | جسمه وجد في صندوق السيارة أمام البيت الذي أرسلته إلى. |
| gönderdiğiniz parayı tedavim bitince hayır işlerinde kullanacağım. | Open Subtitles | سأحاول استخدام المال الذي أرسلته لأمر صالح بعد أن أحصل على مساعدة لنفسي |
| Aslında, gönderdiğiniz adamlarla evim çok kalabalık oldu. | Open Subtitles | في الواقع, منزلي أصبح مكتظاً بسبب كل الرجال الذي أرسلتهم |
| gönderdiğiniz hediyeler sayesinde, topluluğumuzu oluşturduk. | Open Subtitles | لقد بنينا مجتمعنا بالكنوز التي أرسلتموها |
| gönderdiğiniz o mektuplarda ne yazmıştınız? | Open Subtitles | ماذا كتبتِ في تلك الرسائل التي أرسلتها إليهم؟ |
| Analiz için gönderdiğiniz bilgilerden bazıları mumyalanmış kalıntılara ait gibi görünüyor. | Open Subtitles | بعض المعلومات التي أرسلتها للتحليل يبدو انها نشأت من جثث قد تم تحنيطها مسبقاً |
| Özel bir dedektife gönderdiğiniz bu e-postalarda kocanızın geçmişini araştırmasını istemişsiniz. | Open Subtitles | هذه رسائل إلكترونية أرسلتها لمحقق خاص لتطلبي منه البحث في ماضي زوجكِ. |
| Ve gönderdiğiniz burçlarla ilgili çalışmalara başladı. | Open Subtitles | وقد بدأ بدراسة الأبراج التي كنت قد أرسلتها له |
| Bana gönderdiğiniz resim biraz bulanıktı.... ...ama sapını ve salyangozunu gördüm... | Open Subtitles | الرسالة التي أرسلتها غير واضحة بعض الشيء |
| - Bize gönderdiğiniz şişeyi... - Ah! [NEFESİNİ TUTAR] | Open Subtitles | القنينة التي أرسلتها وجدها بعض الجيران يا سيد محمد |
| Güvenlik kulübemiz daha demin iki doktoru geçirmiş. Sanırım onlardan biri gönderdiğiniz resimdeki kadın olabilir. | Open Subtitles | سمح الحارس بدخول طبيبين، أحدهما إمرأة من الصور التي أرسلتها. |
| gönderdiğiniz mektupta ayrıntıya girmemişsiniz. | Open Subtitles | فى خطابك الذى أرسلته, أنت لم تكن حقيقة دقيقا. |
| Bana gönderdiğiniz faks, şu kesilerek çizilmiş daireler? | Open Subtitles | ذلك الفاكس الذي أرسلته, هذه الدّائرة بالجرح خلاله |
| gönderdiğiniz adamın başına gelenler için üzgünüm. Bir hataydı. | Open Subtitles | أنا أسف لما حدث للشاب الذي أرسلته لقد كان هناك خطأ |
| gönderdiğiniz muhteşem broş için teşekkür ederim. | Open Subtitles | أشكر سماحتك على البروش الجميل الذي أرسلته لي |
| gönderdiğiniz yönetmenlerin hepsi çok yetenekli, tamam mı? | Open Subtitles | كل هؤلاء المخرجين الذين أرسلتهم جميعهم موهويون |
| Buraya gönderdiğiniz çocuklar hiç disiplin almamışlar,.. ...meleklerin varlığının kesinliğinden bahsedip duruyorlar! | Open Subtitles | الأطفال الّذين أرسلتهم غير منضبطين ويتحدّثون حقائق الملائكة |
| Dinle bak. "Şüphelendiğiniz gibi, bize gönderdiğiniz şişedeki sol baş parmak izi Üsteğmen Jonh Mayne'e ait." | Open Subtitles | إستمع لهذا، "كما شككتم قمنا بمطابقة السبابة و الإبهام اليساريين على زجاجة الماء التي أرسلتموها إلينا |
| Bu mektup bana gönderdiğiniz... | Open Subtitles | هذه الرسالة... التي قمتي بإرسالها لي |
| Bu sabah gönderdiğiniz biletler için teşekkür ederim. Ama sormalıyım, neden ben? | Open Subtitles | أقدر إرسالك هذه التذاكر إليّ هذا الصباح ولكن يجب أن أسأل .. |