| Annemin de öyle bir gömleği var. Daha önce hiç bir adamda görmedim. | Open Subtitles | أمي لديها واحد مثل هذا أنا لم أر على أي رجل من قبل |
| Ama son zamanlarda hiçbir çocuğun elma yediğini veya bisiklete bindiğini görmedim. | Open Subtitles | ما لم أره مؤخراً هو فتى يأكل تفاحة أو يلعب على دراجة |
| Azıcık bir yağmura bu kadar tepki veren başka kimseyi görmedim. | Open Subtitles | لم أرَ أي أحد يثار بشدة بسبب أمطار قليلة ومياة قليلة |
| Ama hiç Japon görmedim ve bana doğru gelen gülle sesi hiç duymadım. | Open Subtitles | و لكنى لم أتعرض لأى طعنات , و لم أرى أى قذيفة تداهمنى |
| Tek gömleği olduğu konusunda doğruyu söylüyor ama İncil'i görmedim. | Open Subtitles | إنه محق بشأن القميص الواحد و لكنى لم ارى الإنجيل |
| 10 farklı eyalette balık avlamama rağmen onu hiç görmedim. | Open Subtitles | أنا لم أراه أبداً و أنا أصطاد فى عشر ولايات |
| Ne yazık ki böyle birşeyi daha önce hiç görmedim. | Open Subtitles | للأسف هذه واحدة من الحالات التي لم أرها من قبل |
| Kamyon hakkında tek kelime etmeyeceğim ve ikinizi de hiç görmedim diyeceğim ha? | Open Subtitles | ..وألا أقول أي شيء عن الشاحنة.. و أني لم أر أي منكما؟ .. |
| Eh, hayatımda böyle bir şey görmedim. Yaşlı babanla böyle konuşmak. | Open Subtitles | أنا لم أر قط شيئا مثل هذا من قبل لي الحياة. |
| Ayrıldıktan sonra onu bir daha görmedim. Benimle konuşmaya çalışmıştı ama ben istemedim. | Open Subtitles | لم أره مجدداً بعدما غادرتُ لقد حاول أن يتحدّث معي ، ولكنني أبيْتُ |
| - Eline yazmışsın. 10 yaşımdan beri bir kızın eline yazı yazdığını görmedim. | Open Subtitles | ما كنت قد كتبت في اليد لم أره منذ أن كان 10 عاما. |
| Vahşilerin hırsızlık amacıyla yaptıkları bir saldırıdan başka bir şey olduğu sonucuna varmama neden olacak bir şey görmedim. | Open Subtitles | لم أرَ شيئاً قد يؤدي بي للإستنتاج إلا أنه كان شيء آخر غير هجومٍ قام به متوحشين بغرض السرقة |
| Sonra yaklaşık 10 yıl boyunca güneşi ve yıldızları görmedim. | Open Subtitles | وبعدها لم أرَ الشمس أو النجوم ثانيةً لقرابة عشرة أعوام. |
| Orasının, senin çiftliğin olduğunu bilmiyordum, hiç kadın da görmedim. | Open Subtitles | لم أكن أعرف أنها مزرعتك و لم أرى أي امرأة. |
| Ama Kuzey Denizi'ni görmedim. Haydi gel, benimle kalırsın. Bir çaresine bakarız! | Open Subtitles | لكني لم أرى بحر الشمال تعال يمكنك أن تبقى معي، سنتدير الأمر |
| - Apollo'yu hiç böyle görmedim. - At şu kahrolası havluyu! | Open Subtitles | انا لم ارى ابولو هكذا من قبل ابداً ارمى المنشفة اللعينة |
| - Zach'ı istiyorum! - Hastaneye geldi ama sonrasında görmedim. | Open Subtitles | أريد زاك جاء معي الى المستشفى ولم أراه من حينها |
| Geçen yazdan beri onu görmedim. O zaman, o bir asistandı sadece. | Open Subtitles | أنا لم أرها منذ آخر الصيف ، وكانت في جامعه تي أي |
| Kafadan kontak diye düşündüm ve sonra onu hiç görmedim. | Open Subtitles | تصورتُ أنها مصابة بالجنون، فلم أعد أراها بعد ذلك الحين |
| Bu kadar hayat dolu bir bebek hiç görmedim. Gerçekten. | Open Subtitles | لم يسبق أن رأيت طفل بهذه الحيوية، هذه هي الحقيقة |
| Ben... ben seni hiç görmedim. Salı ve perşembeleri gidiyorum. | Open Subtitles | ـ لم أرك هناك من قبل ـ أذهب الثلاثاء والخميس |
| Kendinize has bir tarzınız var ve sizi hiç bir kadınla görmedim. | Open Subtitles | أنت نوعا ما تمتلك تلك الطريقة بك ولم أراك أبداًَ مع إمرأة |
| Şunu izleyin. Daha önceden hiç doğal bir yaşlanma görmedim. | Open Subtitles | انظروا الي هذا أنا لم أري عجوز طبيعيه من قبل |
| Ben hiç Mach 2 (680m/s) civarında uçan bir kuş görmedim. | TED | لم أشاهد في حياتي طائر يطير بسرعة تعادل ضعفي سرعة الصوت. |
| Annem ona yazmış, ama o cevap vermemiş. Onu hiç görmedim. | Open Subtitles | هي كتبت له ولكنه لم يجب، لم يسبق لي أن رأيته |
| Bir sabah uyandım, annem ağlıyordu. Onu bir daha hiç görmedim. | Open Subtitles | استيقضت يوما ما ووجدت امي تبكي لم اره من بعد ذلك |