| O kızı o kadar çok görmek istedim ki gardımı düşürdüm. | Open Subtitles | لكني أردت رؤية وجهة الفتاة كثيراً لذا خرجت عن حمايتي للحظة |
| Sanırım kendimi yeniden iyileştirip bir çeşit kefaret bulup bulamayacağımı görmek istedim. | Open Subtitles | أعتقد أنّي أردت رؤية إذا أمكنني جمع نفسي مُجددًا أو إيجاد خلاص |
| Arabada ısıtılmış koltuk var mı görmek istedim. | Open Subtitles | أردت رؤية إن كانت هذه السيارة تحوي مقاعد للتدفئة |
| Bu akşam Paris'e gidiyorum. Gitmeden önce seni görmek istedim. | Open Subtitles | سوف أسافر إلى باريس الليلة و أردت رؤيتك قبل سفري |
| Ve onların bazı hikâyeleri nasıl kemiklerinden sıyırıp bir Cumartesi öğleden sonrası haber masasına gelen haber malzemesi yapacaklarını görmek istedim. | TED | و أردت أن أرى كيف سيقومون باستخدام العناصر الاساسية لبعض القصص، اذا اتتهم كمادة اخبارية على مكتب الاخبار مساء يوم سبت. |
| Evet, sana söyleyince yüzündeki ifadeyi görmek istedim. | Open Subtitles | أجل، أعلم، كنت أريد رؤية وجهك عندما أقول لك ذلك |
| Sadece o güzel bayanı görmek istedim. Kendine dikkat et. | Open Subtitles | أوه سيد دولي لقد أردت رؤية السيدة الجميلة |
| Baksana ne kadar mutlusun. Bu yüzü yeniden görmek istedim. | Open Subtitles | أنظر كم كنت سعيداً أردت رؤية هذا الوجه ثانيةً |
| Bunu getirmek için geldim... ve nasıl olduğunu görmek istedim. | Open Subtitles | لا أنا هنا لأسلّم هذا و أردت رؤية كيف هو حالك |
| Barışın olduğu bir yer görmek istedim. | Open Subtitles | . أردت رؤية المكان . حيث بدت المصالحة محتملة |
| Sadece Norse kadınlarını, erkek gibi savaşan Valkyrileri görmek istedim. | Open Subtitles | أردت رؤية المرأة النرويجية فقط فالكري العظيمة تقاتل كالرجال |
| Arabasını ne hâle getirdiğimi görünce yüzünün alacağı ifadeyi görmek istedim. | Open Subtitles | أردت رؤية نظرة وجهه عندما يرى ما فعلت بسيارته |
| Londra'ya gidip bankadaki yeni işime başlamadan önce seni görmek istedim. | Open Subtitles | أردت رؤيتك مجدداً, قبل الذهاب للندن للبدء بوظيفتي الجديدة في البنك |
| - Bu yüzden seni görmek istedim. - Can kulağıyla dinliyorum. | Open Subtitles | ـ لهذا السبب أردت رؤيتك والتحدث معك ـ كُلي آذان صاغية |
| Geceleri nasıl bir test yaptığını görmek istedim. Bunun seninle bir ilgisi yok. | Open Subtitles | أردت أن أرى فحسب ما نوع الاختبارات التي تجريها هنا وحدك كلّ ليلة |
| Anneni ne kadar önemsediğini görmek istedim bir de. | Open Subtitles | أضف لذلك اني كنت أريد رؤية مدى اهتمامك بوالدتك |
| Onu görmek istedim. Onu zaten görmüştüm, ama o önceden... | Open Subtitles | لقد أردت رؤيته, أن رأيته فعلا ... ولكن كان قبل |
| Cam'ı görmek istedim. Birileri Grace hakkında birşeyler söylemiş. | Open Subtitles | اردت ان ارى كام , على احدهم ان يخبره عن جريس |
| 16 Yıldır görmediğim büyük anne ve büyük babamı görmek istedim. | Open Subtitles | أردتُ رؤية أجدادي لم أرهم مُنذ ستة عشر عاماً |
| Her şeyin yolunda olup olmadığını görmek istedim. | Open Subtitles | أنا فقط أردت أن أعرف إذا كان كل شئ علي ما يرام |
| Çünkü seni tekrar görmek istedim. | Open Subtitles | انتظري فلنتعامل مع كل أمر على حدى اردت رؤيتك مجددا فحسب |
| Meraklanmıştım. Cesaretinin olup olmadığını görmek istedim. | Open Subtitles | شعرت بالفضول أردت معرفة ما إن كنت شجاعاَ |
| Seni görmek istedim. Birlikte görülmemiz de artık umurumda değil... | Open Subtitles | أردتُ أن ألقاكِ، ولم أعد أكترث من يراني وأنا ألقاك |
| Hayir, hayir. Seni görmek istedim çünkü seni disari dogru gütmeye karar verdim. | Open Subtitles | كلا، كلاّ، كلاّ لقد أردت رؤيتكِ لأنّني قررت أن أضعكِ في المجال الميداني |
| Sizi okul dışında bir yerde görmek istedim. | Open Subtitles | أردت فقط أن أراك في مكان آخر خارج المدرسه. |
| Burada olduğunu duydum ve seni görmek istedim. | Open Subtitles | سَمعتُ بأنّك هنا وأنا أردتُ رُؤيتك |
| Haklısın. Milli Güvenlik testini geçip, biraz aksiyon görmek istedim. | Open Subtitles | أجل، اجتزت اختبار الأمن القومي وأردت رؤية بعض من الحركة |