| Sonra da ilkokul mezuniyeti için beni ilk güreş müsabakama götürmüştün. | Open Subtitles | ومن ثم للتعليم الابتدائي أخذتني لأول مباراة مصارعة محترفين |
| Hatırlar mısın bilmiyorum ama bir keresinde Danny ve beni silah menziline götürmüştün. | Open Subtitles | لا أعلم اذا تتذكر ، أخذتني أنا و داني لممارسة الرماية |
| Hayır benim parmağımı kırmıştı sen beni kliniğe götürmüştün. | Open Subtitles | كلا كسر إصبعي أنا لكن أنت أخذتني للعيادة |
| Evet, biliyorum. 20. yıl dönümümüzde beni oraya götürmüştün. | Open Subtitles | نعم انا اعلم , لقد اخذتني الى هناك في ذكرى زواجنا العشرون |
| Benle Arlo'yu dondurma almaya götürmüştün ama cüzdanını evde unutmuştun? | Open Subtitles | "أنتِ أخذتيني "أنا" و "كارلو , لشراء مثلجات لكنكِ نسيتي محفظتك ؟ |
| Bir dakika, sen beni çöle götürmüştün. | Open Subtitles | .انتظر لحظة، لقد أخذتني بعيداً في الصحراء |
| Şu Fransız restoranına götürmüştün beni. | Open Subtitles | أخذتني إلى ذلك المطعم الفرنسي. |
| Evet, bir keresinde beni okyanusa götürmüştün. | Open Subtitles | .أجل، لقد أخذتني للمحيط ذات مرة |
| Sonra elimden tutup beni yatak odasına götürmüştün. | Open Subtitles | و أخذتني من يدي إلى غرفة النوم |
| Beni gösterilerinden birine götürmüştün. | Open Subtitles | أخذتني لحضور إحدى فقراتك |
| Bunu Hanbury Bahçeleri'nde çekmiştim. Beni oraya sen götürmüştün. | Open Subtitles | إلتقطها عند حدائق (هانبري)، أنت من أخذتني إلى هناك |
| Beni Duran Duran konserine götürmüştün. | Open Subtitles | أخذتني إلى دوران دوران |
| Beni tuvalete götürmüştün. | Open Subtitles | أخذتني للخزانة، |
| Beni Santa Fe'ye götürmüştün! | Open Subtitles | أخذتني لسانتا فاي |
| Bir defasında vardiyaya beni de götürmüştün. | Open Subtitles | أخذتني معك في واحدة من نوباتك |
| Beni önce yemeğe sonra sinemaya götürmüştün. | Open Subtitles | لقد اخذتني الى العشاء و مشاهدة فلم |
| Beni götürmüştün ya hani? | Open Subtitles | تعلمين, تلك الحانة التي أخذتيني لها |
| Beni gösterilerinden birini izlemeye götürmüştün. | Open Subtitles | أخذتيني لمشاهدة أحد أدوارك |