| Etrafa göz atın kurtarabileceğiniz bir şey var mı diye bakın. | Open Subtitles | ألقوا نظرة حولكم أنظروا إن كان هناك أي شيء يستحق الإنقاذ |
| Bu parça aşağıda sergileniyor, fırsat bulursanız bir göz atın. | TED | وهذا الرجل المعروض في الدور السفلي، لذا ألقوا نظرة عليه إذا سنحت الفرصة لكم |
| Beyler, tesisin havalandırma boşluklarına göz atın. | Open Subtitles | حضرات السادة، تفقدوا أنابيب تهوئة المؤسسة. |
| Binbaşı ve Batou, Dahlin'in raporuna bir göz atın. | Open Subtitles | الرائد و باتو نلقي نظرة على تقرير دهلين. |
| Oraya bir göz atın ve neler döndüğünü bana bildirin. | Open Subtitles | تفقدا ذلك المكان ، وأخبروني مالذي يحصل هناك |
| Bu avluya bir göz atın, Gerçekten beğendim. | Open Subtitles | الق نظرة على هذا الفناء، إنه يعجبني للغاية |
| Tracy Strauss, tasarruf mevduatlarımıza bir göz atın. | Open Subtitles | ترايسي ستراوس)، لكِ سماحية مجانية) لبرنامج الادخار لدينا |
| Kapatmadan önce, banka hesabınıza bir göz atın. | Open Subtitles | قبل أن تنهي المكالمة، القي نظرة علي رصيد حسابك |
| Günü fark edilmeden geçirebileceğimiz bir yer bulabilir miyiz bir göz atın. | Open Subtitles | حاول أن ترى إن كان بإستطاعتنا إيجاد مكانٍ بدون أن نُكتَشف. |
| Teklifimize göz atın. Beni izleyin lütfen. | Open Subtitles | ألق نظرة على مشروعنا اتبعوني من فضلكم |
| Fazla zamanımız yok, o yüzden şunlara bir göz atın lütfen. | Open Subtitles | لقد وصلنا للوقت المُحدد، لذا أرجوكم ألقوا نظرة علي هذه. |
| Zarflarınıza bir göz atın, onlara bir barınak verebilelim onlara yol gösterebilelim, eğitim sağlayabilelim. | Open Subtitles | ألقوا نظرة إلى المظاريف، هكذا نستطيع أن نُعْطِيهم ملجأ، نستطيع أن نعطيهم الإرشاد،نستطيع أن نعطيهم الثقافة. |
| Taburunun yaşadığı kayıplara bir göz atın. | Open Subtitles | ألقوا نظرة على الخسائر التي تكبدتها كتيبته |
| Siz ikiniz şunlara bir göz atın, bakalım orada mı? | Open Subtitles | تفقدوا أنتم هذه الأشياء. |
| Ve sonra saat kulesi göz atın. | Open Subtitles | ثم تفقدوا برج الساعة. |
| Hikayeme göz atın. | Open Subtitles | تفقدوا قصتي. |
| Şu iki adama bir göz atın. | Open Subtitles | نلقي نظرة على هذه أولاد اثنين. |
| Şunlara bir göz atın. | Open Subtitles | نلقي نظرة على هذه. |
| - Gidin, bir göz atın. Notlarımızı sonra karşılaştırırız, olur mu? | Open Subtitles | اذهبا إلى هناك، تفقدا مسرح الجريمة سنقارن الملاحظات لاحقاً |
| Fıçıların arkasına da bir göz atın! | Open Subtitles | و الق نظرة خلف البراميل |
| Tracy Strauss, tasarruf mevduatlarımıza bir göz atın. | Open Subtitles | ترايسي ستراوس)، لكِ سماحية مجانية) لبرنامج الادخار لدينا |
| İçeriye bir göz atın bizim eşyalarımız var mı.. | Open Subtitles | القي نظرة في الداخل هل ماتزال اشيائنا موجوده |
| Günü fark edilmeden geçirebileceğimiz bir yer bulabilir miyiz bir göz atın. | Open Subtitles | حاول أن ترى إن كان بإستطاعتنا إيجاد مكانٍ بدون أن نُكتَشف. |
| Gelin ve sisteme bir göz atın. | Open Subtitles | تعال و ألق نظرة على الجهاز |
| Yayılın ve etrafa göz atın. | Open Subtitles | دعونا نتفرق, ونلقي نظرة على الأرجاء. |
| Derhal buradan gidin ve eğer okumanız varsa emirlere bir göz atın. | Open Subtitles | لطفاً نحوا أنفسكم حالاً و إذا كنتما تستطيعا القراءة ، وأنا أشك إلقيا نظرة على الأوامر الدائمة |
| kaka fabrikasında bir göz atın. | Open Subtitles | إبقاء العين على مصنع أنبوب. |
| Websiteme bir göz atın. Neler yapabileceğimi görün. | Open Subtitles | القي نظره علي موقعي الالكتروني لشاهدي ما افعل |