| Gwen'in babasına olan kızgınlığı geçince, sadece gülümsemesi geri gelmedi, aynı zamanda başka insanlardaki gülümsemeleri de farkeder oldu. | Open Subtitles | حالما تخلت غوين عن القليل من ذلك الغضب تجاه والدها لم تجد ابتسامتها مجدداً فحسب بل وجدت الابتسامات لدى الآخرين أيضاً |
| Ben yanlızca gülümsemeleri görmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد فقط أن أرى الابتسامات |
| Ben, gülümsemeleri yayarım | Open Subtitles | انشر الابتسامات |
| Fotoğraflardaki yapmacık gülümsemeleri görebilmek çok ilginç. | Open Subtitles | من المضحك كيف إستطعت إتقان هذه الإبتسامات المزيفة في الصور |
| Öpücükleri, kucaklaşmaları, gülümsemeleri, kavgaları. | Open Subtitles | قبلات عناقات, ابتسامات... . خصامات... |
| Ama üzgünüm. Sahte Grayson gülümsemeleri saçamam. | Open Subtitles | لكن آسف لا أستطيع ان أُظهِر اي من ابتسامات آل (غريسون) المزيفة |
| Küçük yüzlerindeki o gülümsemeleri görmek harika olmalı. | Open Subtitles | انه شىْ رائع ان ترى البتسامة على وجوههم الصغيره |
| Birbirlerine bakmaları, gülümsemeleri. | Open Subtitles | تلك النظرات بينهم، الابتسامات |
| Bütün o gülümsemeleri... | Open Subtitles | كل الابتسامات |
| Küçük yüzlerindeki o gülümsemeleri görmek harika olmalı. | Open Subtitles | انه شىْ رائع ان ترى البتسامة على وجوههم الصغيره |