| Her şeyi biliyor ve sizi güldürmek istiyor. | TED | فقد كان يعرف كل شيء وكان يريد ان يجعلك تضحك فحسب |
| Çünkü seni güldürebiliyordum. Seni güldürmek hoşuma gidiyordu. | Open Subtitles | لإنني كنت أجعلك تضحك وكنت أحبك عندما تضحك |
| İnsanları güldürmek için. İnsanları ağlatmak için. | Open Subtitles | لأجــل النــاس تضحك ، لأجعل النــاس تبكي |
| sizi güldürmek için hayatım üzerine bahse girerim. | Open Subtitles | هان نا أنا اراهن بحياتي من أجل ان اجعلك تضحكين |
| Kabul ediyorum çünkü seni güldürmek istiyorum.. | Open Subtitles | أنا مستعد لأني أودّ أن أراكِ تضحكين. |
| Seni güldürmek için aptal saptal giyinen bir palyaço değilim ben. | Open Subtitles | فكما تعلمين، أنا لستُ مهرجًا لعينًا يرتدي ملابسًا سخيفة لإضحاكك. |
| Bu gayet iyi bir şey. Bir kadını üçüncü burun deliği ile güldürmek | Open Subtitles | أن تجعل الإمرأة تضحك على الفتحة الأنفية الثالثة |
| Bir planım yok. Annemi güldürmek dışında tabii ki. | Open Subtitles | ليس لديَّ خطط حالياً إلا أن أجعل من أمي تضحك من جديد. |
| Sanırım sirk palyaçosu olup insanları güldürmek istiyorum. | Open Subtitles | اظن انني اريد ان احصل على عمل كمهرج في سيرك و اجعل الناس تضحك |
| Ben de komedyen olmak için istifa ettim, insanları güldürmek için çünkü güldükleri zaman kendilerini iyi hissederler. | Open Subtitles | لذا إستقلت لأصير ممثل هزلي لأجعل الناس تضحك لأنهم حين يضحكون، يشعرون بإرتياح |
| Çünkü seni güldürebiliyordum. Seni güldürmek hoşuma gidiyordu. | Open Subtitles | لإنني كنت أجعلك تضحك وكنت أحبك عندما تضحك |
| Onu güldürmek ve iyi bir baba olmak gibi şeyler. | Open Subtitles | اشياء مثل ان اجعلها تضحك واكون ابا جيدا |
| Onu güldürmek ve iyi bir baba olmak gibi şeyler. | Open Subtitles | اشياء مثل ان اجعلها تضحك واكون ابا جيدا |
| Sadece seni güldürmek için yaptım. | Open Subtitles | لقد قمت بهذا فقط لكي أجعلك تضحكين |
| Sadece seni güldürmek için yaptım. | Open Subtitles | لقد قمت بهذا فقط لكي أجعلك تضحكين |
| Mahsustan yapmıştım. Seni güldürmek için. | Open Subtitles | فعلتُ ذلك متعمدًا لأجعلك تضحكين |
| Sizi güldürmek için her şeyi bir kenara bırakaracağım. | Open Subtitles | سوف أضع كل شيء من أجل أن أجعلك تضحكين |
| - İnsanları güldürmek için uydurulan bir şey. | Open Subtitles | ـ إنه إختلاق شيئاً ما ليجعلكِ تضحكين |
| - Sadece sizi güldürmek istemiştim. - Ne kadar komik bulduğumu gördünüz işte. | Open Subtitles | أردتك تضحكين أضحك من رأسى |
| Ben büyüyünce insanları güldürmek istiyorum. | Open Subtitles | ماذا أريد أن أفعل عندما أكبر؟ جعل الناس يضحكون. |