| Evet ama güvenilir bir kaynaktan öğrendiğime göre bu işi yapabilecek en ileri teknoloji ürünü donanımlar sizdeymiş. | Open Subtitles | نعم لكنني عرفت من مصدر موثوق بأنك أنت فقط لديك التقنية الحديثة للقيام بهذا النوع من العمل |
| Oldukça güvenilir bir kaynaktan çetenin kırmızı başlıklı... ve ince ayaklı yaşlı Norveçliler tarafından oluştuğu... | Open Subtitles | سمعت ذلك من مصدر موثوق كانوا عصابة من النرويجين المسنين حمر الشعر وأقدامهم كانت صغيرة جداً |
| güvenilir bir kaynaktan gerçi. Neyin var ki senin? | Open Subtitles | ولكنه من مصدر موثوق به ما الذي يحدث معك حاليًا؟ |
| Aşırı güvenilir bir kaynaktan babam ölmeden önce peşinde biri olduğunu öğrendim. | Open Subtitles | لقد علمت للتو من مصدر موثوق كان هناك شخص يلاحق ابي ويهدده قبل وفاته |
| Ama güvenilir bir kaynaktan duydum denebilir. | Open Subtitles | لكن بوسعكَ القول أنّي سمعتُ ذلك من مصدر موثوق |
| Evet, resmi değil, ama Celia bunu güvenilir bir kaynaktan duymuş. | Open Subtitles | أجل، أعني الأمر ليس رسمياً، لكن (سيليا) سمعت من مصدر موثوق. |
| Ya? Bu bilgiyi çok güvenilir bir kaynaktan edindim. | Open Subtitles | نعم حسنا عليا ان اخذها من مصدر موثوق |
| Çok güvenilir bir kaynaktan edindim, Paul. | Open Subtitles | لدي خبر من مصدر موثوق جداً, بول |
| Müşteride güvenilir bir kaynaktan gelen raporlar var. | Open Subtitles | العميل لديه تقارير من مصدر موثوق به |
| Evet, resmi değil, ama Celia bunu güvenilir bir kaynaktan duymuş. | Open Subtitles | أجل، أعني الأمر ليس رسمياً، لكن (سيليا) سمعت من مصدر موثوق. |
| güvenilir bir kaynaktan anonim bir email aldık. | Open Subtitles | وصلنا رسالة من مجهول من مصدر موثوق |
| Bütün bunları güvenilir bir kaynaktan duydum. | Open Subtitles | لقد سمعت ذلك من مصدر موثوق |
| güvenilir bir kaynaktan duyduğuma göre dün gece saat ikiye kadar Ajan Larsen'la dışarıdaymışsın. | Open Subtitles | سمعت من مصدر موثوق أنك خرجت مع العميلة (لارسن) ليلة أمس حتى الثانية صباحاً |
| Bilgilerim son derece güvenilir bir kaynaktan geliyor. | Open Subtitles | معلوماتي تأتي من مصدر موثوق |
| Ancak daha sonra güvenilir bir kaynaktan Merlyn'nin sahte bir ölüm hazırladığını duyduk. | Open Subtitles | {\pos(190,210)} لكنّنا عندئذٍ تلقّينا نبأً من مصدر موثوق بأن (ميرلن) زيّف موته. |
| Ancak daha sonra güvenilir bir kaynaktan Merlyn'nin sahte bir ölüm hazırladığını duyduk. - Hangi kaynaktan? | Open Subtitles | {\pos(190,210)} لكنّنا عندئذٍ تلقّينا نبأً من مصدر موثوق بأن (ميرلن) زيّف موته. |
| Ama güvenilir bir kaynaktan ruhsatın Sandicot'a verileceğini öğrenmiştim. | Open Subtitles | لكن الأمر هو أنني عرفت من مصدر موثوق أن (ساندكوت) كانت ستحصل على الرخصة |
| Dediğim gibi, bunu gayet güvenilir bir kaynaktan duydum. | Open Subtitles | -سمعتها من مصدر موثوق به |
| güvenilir bir kaynaktan. | Open Subtitles | من مصدر موثوق |