| Gidiyor, gidiyor ve Dünya sahnesinde Amerika'nın güvenilirliği gibi, top gitti. | Open Subtitles | إنها ترتفع وترتفع ومثل مصداقية إمريكا في المحافل الدولية.. الكرة اختفت. |
| Bu arada Kavi'nin yönetmen güvenilirliği hızla Hindenburg İnsan Kaynakları'na kayıyor. | Open Subtitles | في هذه الأثناء مصداقية كايفي كمدير أصبحت كشطيرة محروقة |
| Haber çıkışımızın güvenilirliği kalmadığı sürece elinde olan şeylerin bir önemi yok. | Open Subtitles | اذا كان منفذ الاخبار لا يملك مصداقية . فانه لا يهم اي شيء اخر هذه حقيقة |
| Mafyaya rapor veren bir kişi tarafından yönetilen bir ülkenin dünya sahnesinde çok fazla bir güvenilirliği yoktur. | Open Subtitles | والبلد التي يقودها شخص يتعامل مع المافيا ليس لديها الكثير من المصداقية في الساحة العالمية |
| Dedektif Fuhrman'in güvenilirliği ile alakalı birkaç belge sunacağız. | Open Subtitles | سنقوم بتقديم أجزاء من النص الذي لهُ علاقة بحديث المحقق (فورمان) هنا. |
| Kondomun güvenilirliği sadece %85. | Open Subtitles | الواقيات الجنسية فعاليتها 85 % فقط |
| Dlj güvenilirliği. | Open Subtitles | (دي أل جاي) الإئتماني. |
| güvenilirliği baş komiser rütbesinden dolayı destekleniyor zaten. | Open Subtitles | يعزز من مصداقية صاحب قبل وضعه كنقيب الشرطة. |
| Bu, tanığın güvenilirliği açısından önemli. | Open Subtitles | هذا في صالح إظهار مصداقية الشاهد |
| Bu makamın güvenilirliği yok olur. | Open Subtitles | مصداقية هذه الادارة ستنهار تماماً |
| Cummings olayını halka açarsak bu makamın güvenilirliği yok olur. | Open Subtitles | (ولو أعلنا عن موضوع (كامينج فإن مصداقية هذه الإدارة ستنهار |
| O dedektifin güvenilirliği hiç de sağlam değil. | Open Subtitles | مصداقية ذاك المحقق مُشكَّك فيها بالكامل |
| Hamilelik testlerinin güvenilirliği hakkında soru soruyorsun. | Open Subtitles | إنه سؤالك عن مصداقية اختبارات الحمل |
| Sabrım tükeniyor diyelim, aynı annenin güvenilirliği gibi. | Open Subtitles | كما هي مصداقية والدتك. |
| Ama şimdi Treadwell'in hikâyesi virüs gibi yayıldığına göre ortaya çıkan tek şüphe bu ailenin güvenilirliği üzerine oluyor. | Open Subtitles | لكن الآن إذ انتشرت قصة (تريدويل)، فالشك الوحيد أصبح في مصداقية هذه العائلة. |
| Mühim olan sistemin güvenilirliği. | Open Subtitles | إنها مصداقية النظام |
| ..ve kesinlikle hiçbir güvenilirliği olmayan. | Open Subtitles | وبالتأكيد بدون أى مصداقية |
| - Tanıkların güvenilirliği... - Sonuç? | Open Subtitles | مصداقية الشهود - وماذا؟ |
| Görünen o ki, bunun Amerika'nın güvenilirliği için ne kadar önemli bir sınav olduğunu fark edemediler. | Open Subtitles | .يبدون لي بأنهم لم يدركوا مقدارَ أهميّة هذا الاختبار على المصداقية الأمريكية |
| Bu öyle bir şey değildi. güvenilirliği zedeleyici bir şeydi bu. | Open Subtitles | و لكن ليس في هذه الحالة, فهذه قد سحقت هذة المصداقية ببساطة000 |
| Dedektif Fuhrman'in güvenilirliği ile alakalı birkaç belge sunacağız. | Open Subtitles | سنقوم بتقديم أجزاء من النص الذي لهُ علاقة بحديث المحقق (فورمان) هنا. |
| Kondomların güvenilirliği %85. | Open Subtitles | الواقيات الجنسية فعاليتها 85 % فقط |