| Belki, İspanyollar bu kafatasını diğer ganimetlerle beraber buldular. | Open Subtitles | ربما وجد الأسبانيون هذه الجمجمة مع كل هذه الغنائم الأخرى |
| Daha ganimetlerle olan şakaları bile yapmadım. | Open Subtitles | لم أصل إلى النكات الغنائم بعد |
| Valizleri, siz açIıktan ölürken topladıkları ganimetlerle dolu idarecilerimiz zaten titremekte. | Open Subtitles | حكامنا يرتجفون بالفعل حقائبهم ممتلئة بالغنائم في الوقت الذي تتضورون فيه جوعاً |
| Şu sandıkları parlak ganimetlerle doldurmak için hâlâ vaktimiz var. | Open Subtitles | لا يزال هناك وقت لملئ هذه الصدور بالغنائم المتلئلئه |
| Daha büyük ganimetlerle neşelenmeyi tercih ederim. | Open Subtitles | أضع رغباتي نحو غنائم أكبر |
| Daha büyük ganimetlerle neşelenmeyi tercih ederim. | Open Subtitles | أضع رغباتي نحو غنائم أكبر |