| Dawn'ın gazabını ben hak ediyorum ama sana neden ters davranıyor? | Open Subtitles | حسناً , أنا استحق غضب داون ولكن لماذا تصب غضبها عليكِ؟ |
| Dönüşümü gayrıciddi yaparak, insanların gazabını üzerimize çekmeyin. | Open Subtitles | لا تبعثوا غضب البشر علينا باستخدام فن التحول باستهتار |
| Ama bir gün Tanrı'nın gazabını artık iletmeyi reddetti. | Open Subtitles | لكن فى يوم من الأيام رفض ان يكون أداة لتنفيس غضب الله أكثر من ذلك |
| Siz,ismini kirlettiğiniz tanrının gazabını ve lanetini hissedeceksiniz. | Open Subtitles | ستشعر بغضب ولعنة الله سبحانه وتعالى لتدنيسك الإيمان. |
| O Tanrı varsa, çok yakında onun gazabını görürüz. | Open Subtitles | إذا كان موجوداً، نحن قريبا سوف نتحمل غضبه. |
| Tanrının gazabını hakettiklerine nasıl emin olabiliyorsun? Zaman değişiyor. | Open Subtitles | كيف تكون متأكدا من تحمل غضب الرب هذه الايام الاوقات تتغير |
| Yarın sabah ilk iş olarak, aranızdan seçilen doğanın gazabını yaşayacak... ve tüm öfkesini. | Open Subtitles | في الصباح الباكر المختار منكم سوف يواجه غضب الطبيعة بكل قوتها |
| Affedilemez, canice bir günah işledin ve şimdi... sen ve senin aciz ırkın Tanrının gazabını çekeceksiniz. | Open Subtitles | أنظر , لقد أرتكبت ذنباً بشعاً ولا يٌغتفر وستعانى أنت وقومك من غضب الإله |
| Gözetçiler'in gazabını bir kez tattınız ve dörde karşı birsiniz. | Open Subtitles | قد ذقت غضب الحرّاس والآن أنت مفاق عددا أربعة الى واحد |
| Hazır ol Kötü Eski Sevgililer Birliği'nin gazabını hissetmeye. | Open Subtitles | إستعد لكي تتذوق غضب عصبة الأصدقاء الأشرار السابقون |
| Ve Tanrıların gazabını yine yanlarına alıp yollarına çıkan her şeyi yok ederler. | Open Subtitles | وهي تحمل معها غضب الآلهة مجدداً، تدمر كل شيء بطريقها. |
| Ve beraberinde Tanrıların gazabını taşıyan bu kumlar yine yollarına çıkan her şeyi yok eder. | Open Subtitles | و معها سيحل علينا غضب الآلهه من جديد ليدمر كل شئ |
| Teğmenin işini bölerseniz sadece Klingonlar'ın değil Teğmen Uhura'nın da gazabını üzerinize çekersiniz. | Open Subtitles | وإذا قمت بالاعتراض ستلقى غضب الأعداء بالاضافة الى غضبها أيضا |
| Teğmenin işini bölerseniz sadece Klingonlar'ın değil Teğmen Uhura'nın da gazabını üzerinize çekersiniz. | Open Subtitles | وإذا قمت بالاعتراض ستلقى غضب الأعداء بالاضافة الى غضبها أيضا |
| Bu gece geldiğin ve babamın gazabını göze aldığın ve Nate Archibald'ı yumrukladığın için teşekkürler. | Open Subtitles | شكراً لمجيئك الليلة المخاطرة بغضب والدي (ولكم (نايت أرشبلد |
| Tutulmayan sözlerin gazabını hissediyorsun şu an. | Open Subtitles | انت تشعر بغضب وعود مخلفة |
| Solak Burns`un gazabını hisset. | Open Subtitles | اشعري بغضب اليد اليسرى لـ(بيرنز) |
| Buzulun çok hızlı eridiğini düşündüğü için, tanrılara gazabını dile getirdi. | Open Subtitles | يعتقد اننا نذوب بسرعة و ينفث غضبه على الالهة |
| Ejder ateşinden bahsetme bana! Onun gazabını ve tahribatını iyi bilirim. | Open Subtitles | لاتتحدث معي عن نيران التنين أعلم مدى غضبه وتدميره |
| Sana tamamen katılıyorum. Ama korkarım ki şimdi de gazabını sana çevirecektir. | Open Subtitles | أوافقكِ تماماً، لكنْ أخشى الآن أنْ يصبّ جام غضبه عليكِ |
| "Kafesteki kızıl gerdan kuşu Çeker göklerin gazabını" | Open Subtitles | طائر (أبو حنا) أحمر الصدر محبوس في قفص - يجعل كل من في السماء يشعرون بالغضب |