"geç kaldığım" - Translation from Turkish to Arabic

• تأخري
• التأخير
• تأخرت
• التأخر
• وقت متأخر
• لتأخري
• تأخّري
• تأخيري
• راحلُ
• تأخرتُ
• تأخرى
• تاخرت
• تأخيرى
• عندما أتأخر

Ama sizle beraber olmayı tercih ederim... Partiye Geç kaldığım için özür dilerim.
لكنني كنت معكم في هذا الى حد ما اسف على تأخري عن الحفله

Geç kaldığım için özür dilerim. Bunu bugünlük ben yaparım. Gidebilirsin.
أَنا آسفُة عن تأخري لماذا لا أعْمَلُ هذا اليوم؟

Geç kaldığım için özür dilerim efendim. Angela'yı arıyordum da.
أنا آسف عن التأخير ، سيدى كُنت أبحث عن أنجيلا

Her neyse,Geç kaldığım için üzgünüm.
ولكنني أتمنى أن نصبح كذلك على العموم, آسفة على التأخير

O şey onun, tamam mı? Geç kaldığım için özür dilerim dingiller.
هذا متصل به , حسنا ؟ . أسفة لأنني تأخرت أيها الأوغاد

Görüşmeye Geç kaldığım için binlerce kez özür dilerim.
أعتذر جداً عن التأخر لقد تأخرت على اعداد الطعام الخيري

Geç kaldığım gün Dr. Thatcher'da unuttuğun.
الشريط الذي نسيته في عيادة الطبيبة تاتشر يوم جئت إلى العيادة في وقت متأخر

Üzgünüm. Geç kaldığım için. Sigara için de.
أنا آسف لتأخري ,و آسف على تدخيني سيتحسن الوضع , أعدك

İnsan vücudu öldükten saatler sonra dâhi gaz yapmaya devam eder. Geç kaldığım için üzgünüm. Müthiş haberlerim var.
أن يكون منتفخاً حتى بعد ساعات من الموت أعتذر على تأخري, لديّ أخبار رائعة

İlk önce Geç kaldığım için özür dilemek istiyorum çünkü hepiniz benim için çok önemlisiniz.
أولًا، أود الاعتذار عن تأخري لأنكم مهمون جدًا لي

Ira, Geç kaldığım için özür dilerim. Biri arabamı çaldı.
"آيرا" , آسف على تأخري , لقد سُرقت سيارتي

Yine de Geç kaldığım için özür dilerim.
مع هذا فأنا مدين لك بإعتذار على تأخري

Geç kaldığım için üzgünüm ama birisi yine kiralık arabamızın lastiklerini patlatmış.
حسنٌ، آسف على التأخير لكنّ أحدهم قد ثقبَ . إطارات سيّارتنا المستأجرة للمرة الثانية

Geç kaldığım için kusura bakmayın. Yeni bebek bakıcısı geldi ve sürpriz! Aşırı şişman bir şeydi.
اسفة على التأخير , جليسة الأطفال الجديدة جائت واحزروا المفاجأة , انها سمينة للغاية

Bu nedenle Geç kaldığım için özür dilerim.
عذرا على التأخير لقد كنت مشغولة جدا

Bir sabah işe gittim ve bir saat Geç kaldığım için kovuldum.
ثم في صباح أحد الأيام، ذهبت إلى العمل وطُردت لأنّي تأخرت ساعة.

- Geç kaldığım için üzgünüm. - Daha çok geç kalırsın demiştim.
انا اسف و لكن يجب أن اعود و أنت ايضا تأخرت

- Geç kaldığım için çok özür dilerim.
أوه، أنا آسف لذلك أنا في وقت متأخر.

- Çok güzel. Artık toplanabilirim. - Geç kaldığım için özür dilerim.
جيد جداً ، الآن أستطيع أن أحزم أغراضي - آسف لتأخري -

Gereksiz yere konuştuğum, dua odasına Geç kaldığım... ve kapının çarpmasına izin verdiğim için kusurumu beyan ediyorum.
سأقول أنّ خطيئتي كانت الحديث بلا طائل، تأخّري عن حضور القدّاس .. بأنّي صفقت الباب دون توبة.

Hey, baba... Geç kaldığım için üzgünüm.
آسفة على تأخيري لا بأس يا عزيزتي

Geç kaldığım için özür dilerim.
آسف أَنا راحلُ.

Eve gelince senin burada olman hoşuma gidiyor. Geç kaldığım için üzgünüm.
أحب أن أعود الى المنزل لكِ آسف تأخرتُ

Telefonda kaba davrandığım ve Geç kaldığım için özür dilerim.
آسف لغلظتى عليك فى الهاتف و كذلك على تأخرى

Geç kaldığım için özür dilerim.
حسنا يا اختي ، انا اسف لاني تاخرت

Geç kaldığım için beni affedin.
ارجوك ان تسامحينى على تأخيرى

Yaşasın, Light bir mesaj yollamış! Çok Geç kaldığım için endişelenmiş olmalı.
لايت ترك رسالة ، لقد عرفت ذلك، أنه يقلق عندما أتأخر لهذا الحد