| Hava kararmak üzere. Oraya şimdi girersek Geceyi orada geçiririz. | Open Subtitles | كاد الظلام يرخي سُدُولَه، لو ولجنا النفق فسنقضي الليلة هناك. |
| Geceyi orada geçirebilir ve sabah yolculuğunuza devam edebilirsiniz. | Open Subtitles | يمكنكم قضاء الليلة هناك ومن ثمَّ تستأنفون رحلتكم في الصباح |
| Hava güzelse, Geceyi orada geçirebiliriz. | Open Subtitles | ربما لو أن الطقس مناسب، سنقضي الليلة هناك |
| Geceyi orada geçirip ertesi gün geri dönebilirsiniz ama asla Reichenbach Şelalesi'ni görmeden geçmemelisiniz. | Open Subtitles | يمكنك قضاء الليل هناك والحضور اليوم التالى ولكن لايجب ان يفوتك بأى حال |
| Hava kararıyor, sen ve o Geceyi orada geçireceksiniz. | Open Subtitles | حينما يأتي الظلام, انت وهو ستقظون الليل هناك. |
| Geceyi orada geçirdiğini falan ima etmiyorum. | Open Subtitles | ليس للإقتراح بأنه قضى الليلة هناك |
| Bana ilacı verdiler ve Geceyi orada geçirdim. | Open Subtitles | أعطوني العقاقير, وقضيت الليلة هناك. |
| Bütün Geceyi orada geçirmesin. | Open Subtitles | لايجب أن تقضي الليلة هناك |
| Geceyi orada geçirmek zorunda kalıyor. | Open Subtitles | لذا، إضطّر لقضاء الليلة هناك |
| Geceyi orada mı geçirdi? | Open Subtitles | هل قضت الليلة هناك ؟ |
| - Geceyi orada geçirmek istemiyorum. | Open Subtitles | لا أود حقاً قضاء الليلة هناك. |
| Evet, ben Geceyi orada geçirdim. | Open Subtitles | 00 أجل, قضيت الليلة هناك |
| Geceyi orada geçirmediğine şaşırdım. | Open Subtitles | أنا متفاجئة لم تمضي - الليلة هناك |
| - Geceyi orada geçirebilirsin. | Open Subtitles | - ستقضي الليلة هناك |
| Gidip Geceyi orada geçirirsek, daha iyi hissedecek misin? | Open Subtitles | إذا ذهبنا و قضيناء الليل هناك هل سوف تشعرين بأفضل؟ |
| Belki Geceyi orada geçirebiliriz. | Open Subtitles | ربما علينا قضاء الليل هناك في الأعلى |
| Geceyi orada geçirmeyi düşünmüyordu. | Open Subtitles | لم يكن على نية بقضاء الليل هناك |
Arabic 
English 
French 
Spanish 
German 
Portuguese 
Turkish 