| Şu dış hattı biran önce bağla yoksa Gelecek sefere sana gösteririrm. | Open Subtitles | أو أنني سأضع بنسان في فمك في المرة القادمة التي سأراكِ بها |
| Belki Gelecek sefere, seni açık tribünde sigara içen serserilerle görmem. | Open Subtitles | ربّما في المرة القادمة أنا لن أراك في المدرجات، تدخن ماريجوانا. |
| Gelecek sefere işlerini engelleyen bir hayaletin olduğunda kime danışacaksın? | Open Subtitles | بمن ستتصلين عندما ترين شبحاً في عملك المرة القادمة ؟ |
| İnsanın geçmesi gereken bir aşama bu sanırım. Gelecek sefere o kadar da farketmeyeceklerdir. | Open Subtitles | على المرء أن يتجاوز ذلك لن يلاحظنوا بهذا الشكل المرة المقبلة |
| Bak, Gelecek sefere kahvaltını sıkı yap, tamam mı? | Open Subtitles | اسمع، في المرّة القادمة كُلْ شيئاً جيداً على الإفطار، حسناً؟ |
| Sadece 24 saat uzakta kalmıştım. Hatırlatta Gelecek sefere bir hafta uzaklara gideyim. | Open Subtitles | لم أغب إلاّ لـ24 ساعة، ذكرني أن أغيب لمدة أسبوع في المرة القادمة |
| Gelecek sefere seni kurtaracak bir kurşun geçirmez cam olmayabilir. | Open Subtitles | في المرة القادمة ربما لن يكون هنالك زجاج مصفح لإنقاذك |
| Ve Gelecek sefere içecek bir şeyler getir, çiçekleri boşver. | Open Subtitles | .. وفي المرة القادمة أحضر شيئا نشربه، انسى أمر الورود |
| Bu yüzden Gelecek sefere, kendinizi zift siyah gizinizin içinde el bombasını yakalayın ve bilin ki hepimiz bu durumda bulunduk. | TED | لذلك المرة القادمة عندما تجد نفسك في الخزانة حالكت السواد ممسكا بقنبلتك، اعلم أننا جميعنا مررنا بها من قبل. |
| - Kız. Gelecek sefere inşallah. | Open Subtitles | حظا ً أفضل المرة القادمة فقد تحصل على الأخوين سميث |
| Galiba Gelecek sefere bir kürk manto alacağım. | Open Subtitles | أعتقد أن في المرة القادمة سأحصل على معطف من الفرو |
| - Boş ver. Neyse. Gelecek sefere birini ısıracağın zaman bu kadar önemli biri olmasın. | Open Subtitles | على كل حال ، فى المرة القادمة ، إذا أردت عض أحد ما ، لا تجعليها كبيرة إلى هذا الحد |
| Affedersin. Umarım Gelecek sefere seni burada görmem. | Open Subtitles | أوه ، عذراً ، أتمنى ألا يجب على رؤيتك مرة أخرى فى المرة القادمة |
| Gelecek sefere bol şans, ama benimle değil. | Open Subtitles | حظ طيب فى المرة القادمة ولكن ليس معى طبعاً |
| Ve o kartları parmaklarının arasında nasıl oynattığını Gelecek sefere daha iyi hatırlarsın. | Open Subtitles | والأفضل لك أن تتذكر في المرة القادمة تدير إبهامك على تلك الأوراق |
| Çünkü Gelecek sefere disiplin kurulu olmayacak. | Open Subtitles | احذر عزيزى أليكس لأن المرة القادمة لن تكون مدرسة إصلاحية |
| Gelecek sefere kibarca sormam. | Open Subtitles | لَنْ أَسْألَك بشكل مؤدّب في المرة القادمة. |
| Gelecek sefere, kardeşinden notlarını al. | Open Subtitles | فى المرة المقبلة أحصل على الملاحظات من أخيك |
| Gelecek sefere bana her şeyi önceden söylemeye ne dersin? | Open Subtitles | حسناً، في المرّة القادمة ما رأيك لو تخبرني بكلّ شيءٍ مقدّماً؟ |
| Gelecek sefere ağzını açmadan önce ne olduğunu öğren. | Open Subtitles | في المره القادمه اكتشف ما يدور قبل ان يلقي فمك بالتفاهات |
| Bu tip şeyler hep olur ama Gelecek sefere dikkatli ol. | Open Subtitles | تلك الأشياء تحدث. لكن تذكر للمرة القادمة. |
| Fakat Gelecek sefere buralarda olduğunuzda beni arayın. | Open Subtitles | لكن بالمرة القادمة إن كنت بالجوار إتصل بي |
| Gelecek sefere, müşteriyi ben seçeceğim. Tamam mı? | Open Subtitles | بالمرّة القادمة سأقوم أنا بإختيار العملاء، إتّفقنا؟ |
| Gelecek sefere böyle bir şey içmek istediğimde, boktan bir ambarda olmayacağımı bilmek çok güzel. | Open Subtitles | من الجميل أن أعرف أنّني في المرّة المقبلة التي أشرب فيها هذه فلن أضطرّ لشربها في هذا المستودع الرديء |
| Gelecek sefere daha açıkgöz olursunuz. | Open Subtitles | يجب أن تكون أدق من ذلك في المره القادمة. |
| Gelecek sefere size İPod vermeye çalışacağım. Bu harika olur, değil mi? | Open Subtitles | سأحاول إحضار آيبود لكم المرة القادمه |