| İşlerini yoluna koy, cancağızım. Çünkü öğlen vakti gemimde düello edeceğiz. | Open Subtitles | استعدّ لملاقاة مصيرك يا عزيزي في مبارزة عند الظهيرة على سفينتي |
| Baron yakında benim gemimde limana ulaşacak. | Open Subtitles | اعلموا ان البارون سيدخل الميناء قريبا على سفينتي |
| Yoksa Tanrı şahidim, bunun hesabını vereceksin bayım! gemimde kirli su kanalı istemiyorum! | Open Subtitles | يا إلهي لم أعد أتحكل رؤية طرقك الغبية و الوسخة على متن سفينتي! |
| Ama gemimde isyan başlatmak için Başkan'a yardım etmekle meşguldün. | Open Subtitles | لكنك كنت منشغلاً جداً بمساعدة الرئيسة بالعصيان على متن سفينتى |
| Yani bir saatli bombanın gemimde tıkırdamasına izin verdin. | Open Subtitles | إذا فقد تركتي قمبلة موقوتةً يستفحل أمرها في غواصتي |
| gemimde bir gece kalabilirsin demiştim, bir hafta oldu. | Open Subtitles | لقد قلت لك أن تبقى في مركبتي لوماً واحداً وليس لأسبوع |
| gemimde ispatlı bir tecavüzcünün dolaşmasına izin vermem. | Open Subtitles | لن يكون هناك مُغتصب و مُعترف بذلك متواجد على قاربي |
| Benim için tek gerçek kendi gemimde esir olmam. | Open Subtitles | الواقع الوحيد الذي أبصره أنني أسير على متن سفينتي. |
| Durumunu göz önünde bulundurunca neden benim gemimde gönüllü çalışmak istediğini anlayamıyorum. | Open Subtitles | بالنظر الى وضعك، لا استطيع أن أقول أنني أتفهم أسباب.. تطوعك للعمل على متن سفينتي |
| -Bak gerçek şu ki. -Ben... bu senin aletin gemimde olmasını istemedim hiç. | Open Subtitles | الحقيقة تقال, أنا لم أرغب بأن تكون تجربتك الصغيرة على سفينتي |
| Çünkü ona güvendim, gemimde Nietzschean istilası sürerken ve Cumhuriyet yıkılırken. | Open Subtitles | لأنني وثقت به, وحصلت على الغزو النيتشوية الماضية تم تدمير سفينتي والكومنولث. |
| Beni anladın mı? gemimde emirler vermenle ilgili bir konuşma yaptığımızı hatırlıyorum. | Open Subtitles | كم مرة نتحدث عن من يعطي الأوامر على متن سفينتي |
| Bak, açık konuşmak gerekirse senin bu küçük deneyinin benim gemimde yapılmasını asla istemedim. | Open Subtitles | الحقيقة تقال, أنا لم أرغب بأن تكون تجربتك الصغيرة على سفينتي |
| gemimde bir disiplinsizlik olduğunu gördüm. | Open Subtitles | هناك انفلات وقلة انضباط دائم وشنيع علي سفينتي .. |
| Bu arada, sizi gemimde ağırlamak isterim. | Open Subtitles | على أي حال ، تعالوا لزيارتي في مقر سفينتي |
| Koydaki gemimde bir kaç bölük asker var. | Open Subtitles | سفينتي في الخليج فيها العديد من الفِرَق، |
| gemimde 25 sene boyunca bu limanın başında beklemeye yetecek kadar nükleer yakıt var. | Open Subtitles | سفينتي تملك ما يكفي من الوقود النووي لحراسة الميناء لل 25 سنه القادمه |
| İkinize de gemimde bir iş vermekten onur duyarım. | Open Subtitles | يشرّفني أنْ أمنحكما تفويض العمل على سفينتي |
| Ve şu anda, iki sivilin gemimde olmasını istemiyorum tam ben savaşa hazırlanırken. | Open Subtitles | والآن لا أحب أن يكون لدى إثنين من المدنيين على سفينتى وأنا على وشك الدخول فى معركة |
| Arkadaşına öğretmelisin, Ford. O benim gemimde misafir. | Open Subtitles | علم صديقك درساً يا فورد إنه ضيف على سفينتى |
| Söylemezsen, gemimde 28 cruise füzesi var. | Open Subtitles | إن لم تستطع, فلدي 28 صاروخاً جوياً على غواصتي |
| O vahşinin gemimde serbest kalmasına izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لن أدع هذا الوحش طليقاً في مركبتي |
| gemimde, hiç kimse bana ne yapıp, yapamayacağımı söyleyemez. | Open Subtitles | لا أحد يخبرني بما أفعل .على قاربي |