| Eskiden, yere çakılan bir uzay gemisinden hayatta kalan tek bebek olduğumu düşünürdüm. | Open Subtitles | لقد أعتدت منذ الطفولة أن أتصور نفسى ناجية من سفينة فضاء ارتطمت بالأرض |
| Sonra, bir buldozer şu özel kablo döşeme gemisinden kablo çekmeye başladı ve doğru yere gelene kadar bu balonlara bağlı kaldı. | TED | بعدها بدأت جرافة في جر الأسلاك من سفينة خاصة بالكابلات، ووضعها في عوامات حتى وصلت للمكان المناسب. |
| O fotoğrafı hava gemisinden babam çekti. | Open Subtitles | ابي التقط تلك الصورة من سفينة طائرة لقد كان يحب الطيران |
| İngiliz donanması tarafından bir köle gemisinden kurtarıldım. | Open Subtitles | لقد تم إنقاذي من سفينة عبيد بواسطة البحرية البريطانية |
| Bir Cylon Ana gemisinden kaçmayı nasıl başarabildin? | Open Subtitles | كيف هربت بحق الجحيم من مركبة أم للسيلونز ؟ |
| Onlar da Plymouth'daki eski bir hastahane gemisinden boşaltmışlar. | Open Subtitles | أفرغوا سفينة المستشفى القديمةِ في بلايموث |
| Orayı terk etmeden önce, Sarris'in gemisinden enerji akımı vardı. | Open Subtitles | جايسون , قبل الخروج من الهوه كانت هناك طاقه متبقيه من سفينة ساريس |
| Ayrılmadan önce Sarris'in gemisinden bir enerji akımı vardı. | Open Subtitles | جايسون قبل الهوه السوداء كانت هناك بقايا طاقه من سفينة ساريس |
| Kaptan Moore! Çavuş Minche'nin gemisinden yanıt yok. | Open Subtitles | كابتن مور , لا يوجد أي استجابة من سفينة العريف مينش |
| Şu elinde kocaman silahla, uzay gemisinden sarkan adamı görüyor musunuz? | Open Subtitles | هل ترون ذلك الرجل المعلق في سفينة الفضاء مع بندقية كبيرة ؟ |
| O adam, mısır tarlasına inmiş bir uzay gemisinden bahsediyormuş. | Open Subtitles | وقال إن الرجل كان يهذي حول سفينة فضائية هبطت بحقل ذرة |
| Kargo gemisinden yukarı ışınlanabiliriz aynı anda. | Open Subtitles | إذن يجب أن ننتقل إلى هناك عبر ناقل سفينة النقل فى الوقت ذاته |
| Anlamıyorum. Bir Goa'uld gemisinden insan çağrısı - çok anlamsız. - Katılıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أفهم، اتصال بشري من سفينة الجواؤلد، هذا غير معقول |
| Patlamadan hemen önce kargo gemisinden bir madde akımı gitmiş. | Open Subtitles | غادر تدفق مادي سفينة الشحن قبل انفجارها بقليل |
| Hayatımı, bir mülteci gemisinden diğerine gezerek harcadım. | Open Subtitles | وقد قضيت حياتي أتنقل من سفينة لائجين إلى أخرى |
| Görünüşe göre bombalayıcı, düşman savaş gemisinden kalktı ama hızı bir savaş uçağından fazla. | Open Subtitles | يبدو أن القاذفة قد أقلعت من سفينة العدو . لكنها اسرع من الطائرة المقاتلة |
| Kaçırılıp, gezegenler arası uzay gemisinden atılsaydı... niye kemikleri, uzayda fazla zaman geçirdiğini göstersin ki? | Open Subtitles | وألقي به من سفينة فضائية فكيف تُظهر عظامه أنه قضى وقتا طويلا في الفضاء؟ التفسير العقلاني الوحيد هو أنه كان رائد فضاء |
| Adam Alman Kaptana, kendisinin Francesca tütün gemisinden Raphael Serrano olduğunu söyler. | Open Subtitles | أخبر القبطان الهولندي ..أن اسمهكان رافائيلسيرانو. من سفينة التبغ فرانسيسكا. |
| Kargo gemisinden döndüğünden beri bu durumda. | Open Subtitles | كان على هذا الحال منذ أن عاد من سفينة الشحن. |
| Bir kaç yıl önce Espheni gemisinden çıkıverdiğin zamanı hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل تذكر قبل بضعة سنين عندما خرجت من مركبة الاشفيني تلك ؟ |
| 200 savas gemisi ve hepsinden önemlisi yaklasik 600 uçak tasiyan sekiz uçak gemisinden mürekkep müstesna filo. | Open Subtitles | مئتين سفينه حربي وفوق كل شىء اسطول استثنائى يتألف من ثمانى حاملات طائرات تنقل نحو 600 طائره |
| Bizi bir Goa'uld ana gemisinden korumak için bunlardan biri yeter, ve bizde bunlardan çok var. | Open Subtitles | من الأفضل أن نأخذ واحدة من هذه الأشياء حتى نستطيع حماية أنفسنا من السفينة الأم للجوؤولد ونحن عندنا أكثر من ذلك بكثير |