| Yıllar geçtikçe bunları insanlarla paylaşmamam gerektiğini öğrendim. | Open Subtitles | و فيما مرت الأعوام تعلمت أن أكف عن إشراك الناس في أفكاري |
| Gerçek şu ki, kuyudan uzak durmam gerektiğini öğrendim. | Open Subtitles | تعلم، الحقيقة هي أنا تعلمت أن أبقي مسافة لي عن هذا البئر |
| İntikamın fevri insanlara göre olmadığını ve öfkenin yetenek ile yumuşatılması gerektiğini öğrendim. | Open Subtitles | تعلمت أن الثأر لا يتطلب الاندفاع وضرورة مزج الغضب بالمهارة. |
| İki kızım var. Ve bazen kendi hallerine bırakman gerektiğini öğrendim. | Open Subtitles | وقد تعلّمت أن عليك تركهنّ يسلكن دربهنّ الخاصّ |
| Dünyada tek bir kimseye dahi güvenmemek gerektiğini öğrendim. | Open Subtitles | لقد تعلمت ألا أعتمد علي شخصٌ واحد بهذا العالم |
| Artık günümüzde, bir bakış açının olması gerektiğini öğrendim. | Open Subtitles | تعلمت أن في هـذه الأيــام يجب أن يـكون لك وجهة نــظر |
| İç Savaş'ın milli bir kargaşa olduğunu öğrendim, biraz fizik öğrendim. Korelasyonun, nedensellikle karıştırılmaması gerektiğini öğrendim ve bu arada tüm bunlar, günlük olarak hayatımı zenginleştirdi. | TED | تعلمت بأن الحرب الأهلية كانت صراع تأميم، تعلمت بعض الفيزياء، تعلمت أن الإرتباط لا يجب الخلط بينه وبين التسبب. كل هذه الأشياء، بالمناسبة، أثْرت حياتي حرفياً بشكلٍ يومي. |
| Şu ana sıkı sıkı tutunmak gerektiğini öğrendim. | Open Subtitles | تعلمت أن أمسك الحاضر بإحكام |
| - Balayımızda hafta sonları öğle 2'den sonra Mike'ı asla aramamam gerektiğini öğrendim. | Open Subtitles | تعلمت ألا أتصل به بعطلة الأسبوع |
| Hiçbir şey sormuyorum çünkü sormamam gerektiğini öğrendim. | Open Subtitles | -أنا لا أسألكِ لأنني تعلمت ألا أسأل |