"gerektirecek bir" - Translation from Turkish to Arabic

    • يستدعي
        
    • هناك داعي
        
    • لتقلقي بشأنه
        
    • أن يدفعكِ
        
    İkinizinde zihinsel sınırlılıkları düşünüldüğünde... Eminim ki kaygılanmamı gerektirecek bir şey yoktur. Open Subtitles بما أنّ لكليكما تفكيراً محدوداً فأنا متأكّدة أنّه لا يستدعي القلق
    Yani artık bu her neyse ve aslında henüz elle tutulur bir şey yok ama pişmanlık hissetmeni gerektirecek bir şey değil. Open Subtitles ..أيّاً كان هذا ..وفي الواقع، لا يعتبر شيئاً بعد.. ولا شيء يستدعي شعوركِ بالذنب..
    Herkes hemen dursun! Kaba olmayı gerektirecek bir durum yok. Open Subtitles توقفوا جميعاً فوراً ليس هناك داعي للهمجية
    Bana yalan söylemesini gerektirecek bir şey yok. Open Subtitles ليس هناك داعي ليكذب علي
    Hayır. Endişelenmeni gerektirecek bir şey yok. Open Subtitles كلاّ، هذا لا يعنيكِ لتقلقي بشأنه
    Bir şey gördüyseniz, herhangi bir şey duyduysanız önemsiz bir şey bile olsa, şüphelenmenizi gerektirecek bir şey... Open Subtitles لو كنتِ قد رأيتِ شيئاً أو سمعتِشيئاً... حتى أقل شئ يمكن أن يدفعكِ للشك فيه
    - Yok, beni gerektirecek bir şey yok. Open Subtitles لا,الامر لا يستدعي حضور الكابتن
    Endişelenmemi gerektirecek bir durum var mı? Open Subtitles هل من شيء يستدعي قلقي؟
    Endişelenmeni gerektirecek bir şey demedim. Open Subtitles لا شيء يستدعي القلق.
    Gergin olmanı gerektirecek bir şey yok. Open Subtitles لا يوجد هناك داعي للتوتر
    Endişelenmeni gerektirecek bir şey yok. Open Subtitles ليس هناك داعي لقلقك
    Hayır. Endişelenmeni gerektirecek bir şey yok. Open Subtitles كلاّ، هذا لا يعنيكِ لتقلقي بشأنه
    Endişe etmeni gerektirecek bir şey yok. Open Subtitles ليس عندّكِ شيء لتقلقي بشأنه
    Merak etmeyi gerektirecek bir şey yok. Öksürüyorum sadece. Open Subtitles لا شيء لتقلقي بشأنه انها قحه
    Bir şey gördüyseniz, herhangi bir şey duyduysanız önemsiz bir şey bile olsa, şüphelenmenizi gerektirecek bir şey... Open Subtitles لو كنتِ قد رأيتِ شيئاً أو سمعتِشيئاً... حتى أقل شئ يمكن أن يدفعكِ للشك فيه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more