| Japonya'da ikili oynama gerçekten benim tüm gerginliğimi alıyor ve akşamın sonunda, herkesin aşağı yukarı aynı hazla ayrıldığını fark ediyorum. | TED | يحررني لعب المباريات الزوجية من التوتر. وفي نهاية كل مساء، ألاحظ أن الجميع يشعر بنفس درجة السرور. |
| Son kısmı gerginliğimi atmak için şakaydı çünkü işte geliyor. | Open Subtitles | في وقت متأخر من الليل الجزء الأخير كان مُزاحاً حتى أريح نفسي من التوتر لأنها قادمة |
| gerginliğimi atmam gerekiyor. | Open Subtitles | فأنا أحتاج حقاً لأن أنفّس عن بعض التوتر |
| Devriyeye çıktığımda ot kullanmak gerginliğimi üzerimden alıyor. | Open Subtitles | يساعد الحشيش على إزالة التوتر. |
| gerginliğimi üstümden atmam gerekiyor biraz. | Open Subtitles | فقط علي إزالة التوتر بعض الشيء. |
| gerginliğimi alıyor. | Open Subtitles | فهو يخفّف التوتر. |
| Sadece gerginliğimi atıyordum. | Open Subtitles | لقد كان إطلاق سراح التوتر. |
| Şimdi bana gerginliğimi nasıl gidereceğimi anlat. | Open Subtitles | أخبريني عن تخفيف حِدّة التوتر |
| gerginliğimi atmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | فقط أحرق بعض التوتر. |
| - gerginliğimi alır. | Open Subtitles | -هذا يقلل من التوتر |