| Daha önce seks işçiliği hakkında dinlediğiniz çoğu insan gibi değilim. | TED | لست مثل بقية الأشخاص الذين سمعتموهم يتحدثون عن الدعارة من قبل. |
| - Tıpkı baban gibisin. - Ben onun gibi değilim. | Open Subtitles | ـ تماماً مثل والدك ـ أنا لست مثل هذا الوغد |
| Ben diğerleri gibi değilim şeytan! Beni duyuyor musun günahkâr? | Open Subtitles | أنا لست مثل الآخرين يا شيطان هل تسمعني أيها الأثِم؟ |
| Sizin gibi değilim. Korkmadan yemek yiyebilirim. | Open Subtitles | أنا لستُ مثل بقيتكم بأمكاني الأكل من دون خوف |
| Ama ben senin gibi değilim, Dufton'da halan var, senin için neden zorluk çıkarmayayım? | Open Subtitles | لكنني لست مثلك أنت القادم من دوفتون لما سيكون علي أن أجعل الأمر صعباً ؟ |
| Zor işleri de hâlâ yapabilirim ama artık eskisi gibi değilim. | Open Subtitles | لكننى مازلت صلباً عندما يتعلق الأمر بالعمل الجاد ولكننى لست كما كنت من قبل |
| Ben diğerleri gibi değilim. Ama o diğerleri bu yerde müşterileri memnun etmeyi başarıyor. | Open Subtitles | لم يؤدها احد من قبل انني لست مثل الآخرين |
| Daha önce kimse yapmadı. Ben diğerleri gibi değilim. | Open Subtitles | لم يؤدها احد من قبل انني لست مثل الآخرين |
| O günler geçti artık. Ben annem gibi değilim. Hayatımı yaşamak istiyorum. | Open Subtitles | أيامي المملة إنتهت لست مثل أمي , أنا أريد أن أستمتع |
| Hatun kaldırmaya çalışan diğer primatlar gibi değilim. | Open Subtitles | أنا لست مثل بقية هذه البشر البدائيون هنا. |
| Ben buradakiler gibi değilim, onlar tamamıyla akıl hastası! | Open Subtitles | انا لست مثل هؤلاء الرجال انهم معتوهين ملاعين |
| Ben buradakiler gibi değilim, onlar tamamıyla akıl hastası! | Open Subtitles | انا لست مثل هؤلاء الرجال انهم معتوهين ملاعين |
| Benim o kadar büyük bir yardıma ihtiyacım yok çünkü diğer hastalarınız gibi değilim. | Open Subtitles | لست بحاجة إلى تلك المساعدة الكثيرة لأني لست مثل مرضاك الآخرين بالطبع أنتي كذلك |
| Ben her zaman nazik biriyim. Önümüze kıran şerefsiz gibi değilim. | Open Subtitles | أنا دائماً أحسن التصرّف ، لستُ مثل ذلك الأحمق الذي سقط على سيّارتنا |
| Ben iş adamıyım dostum, senin gibi değilim. | Open Subtitles | أنا في مجال الأعمال التجارية ، يا رجل لست مثلك |
| -Ben eskisi gibi değilim. Hiçbir şey aynı değil. -Eskisi gibi olması için uğraşsan iyi edersin. | Open Subtitles | لست كما كنت ، لا شئ بقى كما كان الافضل ان تحاول لتكون كما كنت |
| Biliyorum farklıyım, diğer kızlar gibi değilim ama bu katil olduğum anlamına gelmez. | Open Subtitles | أعلم إنني مُختلفة، لا أشبه الفتيات الأخريات، لكن لا يعني إنني مُجرمة. |
| Teorik olarak elbette durum bu ama ben sizin gibi değilim! | Open Subtitles | من الناحيه النظرية، ربما، لكنني لستُ مثلك |
| Para ve evler için modası geçmiş filmler çeken o yönetmenler gibi değilim. | Open Subtitles | ليس مثل باقي المخرجين الذين يصنعون أفلامهم من أجل النقود والمنازل |
| Baban gibi değilim. Tahminim yaptığın her hatada sinirleniyordu. | Open Subtitles | بعكس والدك، والذي حسب ما أظن كان ينزعج من كل غلطة ترتكبها |
| Hayır, hiçbir şekilde droidler gibi değilim. | Open Subtitles | لا , انا لست مثلكم ايها الاليين على اية حال |
| Bu hani şu "tepegöz" lakaplı olan mı? Tuhaftır ki bu o değil, başka bir kardeş. Demek istediğim şu çocuklar, ben sizler gibi değilim, tamam mı? | Open Subtitles | لا، إنّه شقيقٌ آخر المقصد هو أنّني لستُ مثلكم يا رفاق مفهوم؟ |
| Öncelikle Marty, ben senin gibi değilim. | Open Subtitles | أولا، مارتي أنا لا أشبهك علي الاطلاق |
| Ben ablam gibi değilim, kafam karışık değil. | Open Subtitles | لستُ كما أختي، لستُ مشوّشة إنّي أعلم ماهيّتهم |
| Ben sadece elçiyim, onlar gibi değilim! | Open Subtitles | لا أنا مجرد رسول أنا لستُ مثلهم |
| Bu beni ondan farksız kılar, ve ben onun gibi değilim. | Open Subtitles | , هذا سيجعلني مثله و انا لست مثله |
| Onlar gibi değilim. Buraya ait değilim. | Open Subtitles | انا لست مثلهم انا لا انتمي الى هذا المكان |