| İşgalciler, cangılla dost olmuş gibi görünüyorlardı. | Open Subtitles | المحتلين بدوا وكأنهم قد أتخذوا من الأدغال صديقاً لهم |
| Evet, arkadaş gibi görünüyorlardı. | Open Subtitles | نعم، بدوا وكأنهم أصدقاء |
| Birbirlerine sırılsıklam âşık gibi görünüyorlardı. Hele ki bebek beklediklerini öğrendikten sonra. | Open Subtitles | بدا أنّهما كانا مغرمَين جدًّا لا سيّما بعد أن علما بأنّها حامل |
| Arkadaş gibi görünüyorlardı. | Open Subtitles | بدا أنّهما صديقتين. |
| Tartışıyor gibi görünüyorlardı. | Open Subtitles | بدا وكأنّهما يخوضان جدالاً. |
| Tartışıyor gibi görünüyorlardı. | Open Subtitles | بدا وكأنّهما يخوضان جدالاً. |
| Birbirleriyle yan yana yaşıyorlarmış gibi görünüyorlardı. | Open Subtitles | يبدو أنهم كانوا يعيشون جنبا إلى جنب مع بعضهم البعض |
| Tatile çıkıyorlarmış gibi görünüyorlardı. | Open Subtitles | بدوا وكأنهم ذاهبون في عطلة. |
| Kimse. Ailelerin seveceği birileri gibi görünüyorlardı. | Open Subtitles | كلا, يبدو أنهم كانوا يحبون هذا |