| Romonslarla iki sene gizli görevde çalıştım. | Open Subtitles | لقد عملت متخفياً مع عائلة الرومانوس لمدة سنتين | 
| Bana gerçekten gizli görevde olduğunu söyle, bunun için geçmişin olmadığını.. | Open Subtitles | أخبرني أنك حقاً تعمل متخفياً لذلك لا يوجد تاريخ | 
| Rus mafyası içinde neredeyse iki sene gizli görevde bulundunuz. | Open Subtitles | لقد كنتِ عميلة متخفية لدى المافيا الروسية لما يقارب العامين | 
| Doğru duydun, sivri zeka. Bayan gizli görevde olan bir FBI Ajanı. | Open Subtitles | هذا صحيح أيّها العبقريّ إنّها عميلة متخفية للمباحث | 
| gizli görevde o yüzden kişisel hayatından çok bir haberimiz yok. | Open Subtitles | إنه يعمل متخفي لذا لا نعلم الكثير عن حياته الشخصية آسفة | 
| Bizi ele geçiren Goa'uld aslında gizli görevde bir Tok'ra. | Open Subtitles | الجواؤلد الذين تم أخذنا لنراهم هم في الحقيقة توكرا متخفين | 
| Buz kod adlı Mary Bartowski 20 yıl öncesine dek Volkoff'un yanında gizli görevde çalışan bir CIA ajanıymış. | Open Subtitles | ماري برتاوسكي والملقبة ب فروست ، كانت عميلة لوكالة المخابرات المركزية متخفيه لدي فولكوف حتى قبل 20 عاما ، عندما تحولت | 
| O iki kişi hakkında sana bir şey söyleyeyim. Biri 5 yıl boyunca gizli görevde çalışmış bir federal ajan. | Open Subtitles | دعني أخبركّ شيئًا عن هاذين الشخصين، أحدهم عميل فيدرالي سابق عمل متخفيًا لـ 5 سنوات، | 
| Adam kiralık iş yapan bir kurt sürüsünde gizli görevde. | Open Subtitles | -أجل . إنّه يعمل بشكل متخفٍ مع فرقة السرقة المأجورة. | 
| gizli görevde. Benimle çalışıyor. | Open Subtitles | إنه يعمل متخفياً بشكلٍ كبير إنه يعمل معي | 
| Seninle gizli görevde çalışmalıyım. Neden olmasın? | Open Subtitles | أريد أن أعمل متخفياً معك لِم لا ؟ | 
| Peter gizli görevde. Merdivenleri çıkıyor şu an. | Open Subtitles | ، إن بيتر في مهمة متخفية . وهو صاعد في الدرج الآن | 
| gizli görevde olduğunu söylerim. | Open Subtitles | وأخبرهم أنك كنت تعملين كضابطة متخفية في قضية | 
| Mark Ruiz, ATF için gizli görevde çalışıyordu. | Open Subtitles | انه هو مارك رويز كان يعمل كعميل متخفي لصالح مكتب مكافحة الارهاب | 
| gizli görevde olduğunda birbirine çok yakınlaşırsın. | Open Subtitles | نصبح مقربين جداً عندما نعمل متخفين,تعلمين؟ | 
| Ne kadar uzun süre gizli görevde olursan, yeni kimliğin de o kadar içine işler. | Open Subtitles | حسناً كلما كنتِ متخفيه كلما كان الغطاء يصبح جزئاً منك | 
| Bir yıl boyunca benimle gizli görevde yine seni konuşacak. | Open Subtitles | وسيبقى معي متخفيًا إلى حوالي سنة ويظل يتحدث عنكِ | 
| gizli görevde çalıştığın adam hani. | Open Subtitles | هذا الرجل الذي من المفترض أن تعمل بشكل متخفٍ معه. | 
| Bir sene boyunca gizli görevde bulunup çete savaşına son veren esas kişi oldu. | Open Subtitles | حسنا,انه كان متخفى لمدة عام, اساسا هو من اوقف حرب العصابات. | 
| Ne kadar uzun süre gizli görevde kalırsan gerçekten kim olduğunu hatırlaman o kadar zor olur. | Open Subtitles | وكلما زادت فترة بقائك متخفيّاً كلما زادت صعوبة تذكرك لهويتك الحقيقة | 
| gizli görevde olduğunu söyleseydin bari. | Open Subtitles | لم تقل لي أنك تعمل متخفيا | 
| Eğer gizli görevde bir ajanları olsaydı, FBI bunu sana söylemez miydi? | Open Subtitles | الم تخبرك المخابرات ان كان هناك شخصا يعمل متخفيا لديهم ؟ | 
| Olmaz. Bir hafta gizli görevde olacağım. Görüşemeyiz. | Open Subtitles | لا يستطيع ، سأكون في مهمة سرية لن أكون قادر على رؤيتك | 
| Teknik olarak, gizli görevde de olsa Ajan Odum'un gözetiminde olacak. | Open Subtitles | حسناً، عملياً سيكون في وصاية العميل (أودِم) وأن كان مُتخفياً. | 
| Pillay'in Thornhill suç mahallinde gizli görevde olduğunu söyleseydim ne söylerdin? | Open Subtitles | ماذا سوف تقول إن أخبرتك أن, "فيليه" أيضاَ _ كان يعمل تحرى تحت غطاء فى مسرح الجريمه _ |