| Belki de gizli gizli yemek zorunda kalmazsan bu kadar abartmazsın. | Open Subtitles | حسنا ربما لو لم تكن تأكل بالسر من الأن فصاعدا لن تكون بهذه الحاله المزريه |
| Eve gizli gizli bir oğlanla girer, koltukta yakınlaşmaya başlarlar. | Open Subtitles | تأتي إلى المنزل خلسة لتراها تتحسسها عندما تجلس بجانبك على الأريكة |
| Hanna, annen işe gidinceye kadar bekleseydin etrafta gizli gizli dolaşmak zorunda kalmazdık. | Open Subtitles | حسنا ، هانا إذا إنتظرنا خروج أمك إلى العمل لن يجب علينا التسلل |
| Gecenin bir yarısı gizli gizli evden çıkıp gitmesini mi diyorsun? | Open Subtitles | أتعني كيف أنها تتسلل للخارج في منتصف الليل؟ |
| gizli gizli bizi dinliyordun. | Open Subtitles | لقد كنت تتسللين و تتجسسين للتو |
| Annenin de gizli gizli içmediğini sanma sakın. | Open Subtitles | لا أجد غرابة أن يتسلل أحد الشواذّ هنا وهناك |
| Kardeşleri sırayla dövdü. O gitti gizli gizli buluştu. | Open Subtitles | إخوتها يضربها لكن أنها أبقت رؤيته في السر. |
| gizli gizli buluştuğumuzu anlayıp ortaya çıkartmıştı böylece ekip başa çıkabilmişti. | Open Subtitles | لقد اعتمد على الحقائق , أننا كنا نتواعد بشكل سري ضع هذا جانباً حتى يتمكن الفريق من التعامل معه |
| Amerika'dan memleketime, aileme gizli gizli para gönderiyordum. | Open Subtitles | كنت أرسل أموالاً إلى عائلتي .من أمريكا بشكل سريّ |
| Görünüşte zeki ve yakışıklı olan ama gizli gizli soylu bir tutkuyla yanan ve hemen sizinle yatmak isteyen biriyle tanışmanın hayalini mi kuruyorsunuz? | Open Subtitles | تتخيّل الإجتماع ببعض الشخصيات العبقرية لكن جيّاش سرّا بالعاطفة النبيلة |
| - gizli gizli bebek satan bir şebeken yoksa yardımın dokunmaz. | Open Subtitles | إلا إذا كنت تعرفين أحداً يبيع طفلاً بالسر ماذا؟ |
| Uzun zamandır gizli gizli sizi seyrediyorum. | Open Subtitles | كنتُ أراقبك بالسر لبعض من الوقت |
| Görünüşe bakılırsa, 7 yıldır gizli gizli Bormat Teoremi üzerine çalışıyor. | Open Subtitles | من الواضح أنه كان يعمل على بورمه بالسر لسبع سنوات- لماذا بالسر؟ |
| gizli gizli başka erkeklerle görüştüğünü düşünmeye başladı. | Open Subtitles | بدأ يعتقد أنها تقابل رجالا آخرين خلسة |
| gizli gizli dolaşan genç bir haham imajı canlandırmaya çalışıyorum. Senin oyunun ne adamım? | Open Subtitles | -اريد أن اضع تصورا لحاخام شاب ذاهبا خلسة ماذا بك يا رجل ؟ |
| gizli gizli dolaşan genç bir haham imajı canlandırmaya çalışıyorum. Senin oyunun ne adamım? | Open Subtitles | -اريد أن اضع تصورا لحاخام شاب ذاهبا خلسة ماذا بك يا رجل ؟ |
| Bu harika. Yabancı bir gezegende, bir Goa'uld piramidinde gizli gizli iş yapmak. | Open Subtitles | هذا عظيم، التسلل معك في هرم للجواؤلد على كوكب فضائي |
| gizli gizli buluşmanın en sevdiğin kısım olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | وأعرف ان التسلل خارجاً هذا , هو جزءك المفضل |
| Bütün bu gizli gizli iş çevirmeler pil atıkları için mi yani? | Open Subtitles | لكن كلّ هذا التسلل من أجل بعض رُسابات البطاريات؟ |
| Son birkaç gecedir neden gizli gizli dolaştığını merak ettik. | Open Subtitles | متسائلين أين كنت تتسلل منذ بضعة ليالي |
| gizli gizli bizi dinliyordun. | Open Subtitles | لقد كنت تتسللين و تتجسسين للتو |
| Konsey üyeleriyle el sıkışıyordum ve karanlıkta gizli gizli giden bir figür gördüm, o da sen çıktın. | Open Subtitles | لقد كنتُ أشوي اللّحم مع بعض أعضاء المجلس وقد رأيتُ أحداً يتسلل خلسةً في الظلام ومن ثمّ تتبّعته، وها أنا أجدكِ هذا الشخص |
| Seni gizli gizli tımar ediyor ki böylece seni insan içine çıkarabilsin. | Open Subtitles | هو يستميلك في السر حتى يستطيع أخذك في العلن |
| gizli gizli görüştüklerini gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيتهم يجتمعون بشكل سري |
| Bir şekilde nadide ve pahalı eserleri ele geçirme... ve ardından gizli gizli onları satışa çıkarma merakın... uluslararası ve zengin alıcılara. | Open Subtitles | التحصّل بشكل من الأشكال على لوحات نادرة وقيّمة... وبعد ذلك إعادة بيعها بشكل سريّ... لمشتريين دوليين أثرياء، إلا لو كانت بالطبع... |
| Onunla gizli gizli buluşup bu şekilde yaşamaya devam edemem. | Open Subtitles | l لا يستطيع إستمرار راكضا حول البلدة سرّا ويعيش كهذا. |