| Nisan ayında bir hafta izin yapabileceğini söyledim. | Open Subtitles | لقد اخبرته بأنك ستأخذ أسبوع إجازة في أبريل |
| Evet, bir hafta izin al. Hak ettin. Hepimiz hak ettik. | Open Subtitles | نعم, تستطيع أن تأخذ أسبوع إجازة أنت تستحقها, جميعنا كذلك |
| Son sınavları yaklaşmıştı, ders çalışması için ona bir hafta izin verdim. | Open Subtitles | الامتحانات النهائيه اتيه واعطيته اسبوع اجازة |
| O yüzden en azında bir hafta izin almam gerekiyor eğer sorun olmazsa. | Open Subtitles | لذا.. سأحتاج لأخذ اسبوع اجازة على الأقل إذا كان لا بأس بهذا |
| Gelecek hafta izin alabilir miyim? | Open Subtitles | أيمكنني أخذ إجازة الأسبوع القادم؟ |
| Gelecek hafta izin alabilir miyim? | Open Subtitles | أيمكنني أخذ إجازة الأسبوع القادم؟ |
| Eminim Malcolm'a kavuştuğuna seviniyorsundur. Senin için iki hafta izin aldı. | Open Subtitles | لقد أخذ إجازة لأسبوعين لكي يعتني بك أتمنى أن تعرفي أي نوع من الرجال لديك |
| Belki bir hafta izin almalısın. | Open Subtitles | ربما عليك أن تأخذ أسبوع إجازة |
| Bir hafta izin alıyorum. | Open Subtitles | الأن , سوف أخذ اسبوع اجازة |
| İki hafta iş, iki hafta izin. | Open Subtitles | rlm; أعمل لأسبوعين، وآخذ إجازة لأسبوعين. |