| Teğmen Strozah, bunlar FBl ajanları: Halloran, Neeley. | Open Subtitles | حضرة العقيد ستروزا, هؤلاء أفراد الفدراليين ,هالوران ونيلى. |
| Şerif Yardımcısı Halloran, bu onuru bize bahşederseniz yıldız sizindir. | Open Subtitles | أيها المعاون هالوران النجمه ستكون لك لتلبسها إن أردت أن تشرفنا بذلك |
| Hadi yazmaya başlayalım! "Başlıksız Mary Halloran Projesi" | Open Subtitles | حسناً لنبدأ الكتابة مشروع ماري هالوران الغير |
| Evet, çocuklar, Başlıksız Mary Halloran Projesinin resmi olmayan ilk okumasına hoş geldiniz. | Open Subtitles | حسناً يارفاق مرحباً بكم في القراءة الأولى الغير رسمية في مشروع ماري هالوران الغير معنون |
| Bi dakka, onlar Laura Halloran'ın sonuçları mı? | Open Subtitles | انتظر , هل قلت أن هذه نتائج تحاليل لورا هالوران ؟ |
| Ama jüri bildiğini düşünse bile Eli ve Halloran ile beraber ispatlamaya yeterli olur. | Open Subtitles | ولكن حتى لو كان المحلفين يظنون أنها تعلم فهذا كافٍ لتوريط "هالوران" و"إيلاي". |
| Aynı talebi müvekkilim şerif yardımcısı Raymond Halloran için de istiyorum. | Open Subtitles | وأطلب المثل لموكلي مساعد المأمور "رايموند هالوران". |
| Bay Halloran, bu vesile ile Leavenworth, Kansas'taki cezaevinde gözaltında bulunacaksınız. | Open Subtitles | وبموجب هذا يا سيد "هالوران" فسوف يتم احتجازك في السجن الفيدرالي في "ليفينوورث، كنساس ". |
| Şerif yardımcısı Halloran, Esther Randolph. | Open Subtitles | مساعد المأمور "هالوران"، "إستر راندولف". |
| Beşinci mıntıka, ben Çavuş Halloran. | Open Subtitles | القسم الخامس , الرقيب هالوران |
| Şerif Halloran, Atlantic City'ye verdiğin uzun ve değerli hizmetlerden sonra istifanızı üzülerek kabul ediyorum. | Open Subtitles | المأمور (هالوران)، بعد خدماتك المديدة والقديرة، يؤسفني قبول استقالتك |
| Ve sanırım görsel hayal gücüm kendisi Danny ile konuşurken, Halloran'ın başının tam arkasındaki "Calumet" marka kabartma tozu kutusunu görüyordu. | Open Subtitles | وأعتقد أن ذاكرتي البصرية تخيلت التركيز على علبة مسحوق الخبيز (كالوميت) تلك التي كانت خلف رأس (هالوران) |
| Bunu daha sonra Wendy oraya indiğinde ve öldürüldükten sonra Dick Halloran'ın cesediyle karşılaştığında görüyorsunuz. | Open Subtitles | متتالية خلف المكتب تستطيع أن ترى ذلك عندما تنزل (ويندي) هناك وترى جثة (ديك هالوران) |
| Bay Halloran, 237 numaralı odada ne var? Hiçbir şey. | Open Subtitles | مستر (هالوران)، ماذا يوجد في الغرفة 237؟ |
| Duncan Halloran, 52 yaşında, boşanmış, iflas etmiş. | Open Subtitles | (دانكن هالوران)، عمره 52 عاماً مطلق ومفلس |
| Duncan Halloran veya Lloyd Roat'u en son ne zaman gördünüz? | Open Subtitles | متى كانت المرة الأخيرة التي رأيت بها (دانكن هالوران) أو (لويد روت)؟ |
| Mary Halloran bir dahi. | Open Subtitles | ماري هالوران عبقرية |
| Ben Mary Halloran. | Open Subtitles | أنا ماري هالوران |
| Jai Alai sporuna giriyorduk John Callahan ve Brian Halloran adında biriyle. | Open Subtitles | ودخلنا في عمل بلعبة "هاي ألياي" مع (جون كالاهان) وفرد كان يدعى (براين هالوران). |
| Frank Halloran, EG Elektrik. | Open Subtitles | "فرانك هالوران" من "إي جي إلكتريك". |
| O'Halloran'ı öldürürse ailesi birazcık kızar. | Open Subtitles | لو قتلت كبير عائلة (آولهارين) فسوف تغضب عائلته قليلاً |