| Hanne Holm son münazarayı sunduğun için tebrik etti mi? | Open Subtitles | هل قدمت هان هولم تهانيها لك لادارتك النقاش النهائي؟ |
| Hanne Holm geçen hafta istifa etti maalesef. | Open Subtitles | يؤسفني ان محررتنا السياسية هان هولم استقالت الاسبوع الماضي |
| Siyasi gözlemci Hanne Holm bunun Nyborg için önemli bir zafer olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | هان هولم معنا على الهاتف تقولين انه نصر حاسم ل نيبورغ |
| Morten Anker'i sorgulama sırasında ortağın Hanne Thomsen bunu duymuş. | Open Subtitles | (في حين تحقيق (مورتن أنكار زميلتك (هانا تومسن) سمعت ذلك |
| Öyleyse sen yaz Hanne. Bu bir emirdir, o kadar! İş başına! | Open Subtitles | اذا اكتبيه انت ياهان هذا امر، هيا الى العمل |
| Şimdi Hanne Lindber'i arıyorum. Kendisi Europol'un siber suçlarını yöneten dedektifidir. | Open Subtitles | الآن أدعو (هاني ليندبرج) مديرة محققي الجريمة الإلكترونية من الشرطة الأوروبية |
| Gösteremediğim bir resim hakkında Hanne Holm'la röportaj yapamam. | Open Subtitles | هل اقابل هان هولم بخصوص صور لااستطيع اظهارها؟ |
| Gazetenle görüşmem gerekirse Rordal'ı isterim ya da Hanne Holm'u. | Open Subtitles | ان اردت التواصل مع صحيفتك... ...سأطلب روردال او هان هولم |
| - Ulrik, gel lütfen. Hanne'nin eski işini dönmediğini bilmenizi istiyorum. | Open Subtitles | أريد ان أؤكد ان هان لن تعمل بوظيفتها السابقة |
| Yöneticinin oluşturduğu kapsamlı, çok destek gören bir odak grubu, Hanne Holm. | Open Subtitles | جماعة متخصصة مفوضة من مجلس الادارة من قال هذا يا هان |
| Hanne Holm, Andreyev'le Malmö'deki evinde görüştü. | Open Subtitles | التقت هان هولم بـ اندريف في بيته في مالمو |
| Hanne Holm hakkında tatsız bir duyurum olacak. | Open Subtitles | لدي خبر غير سار بخصوص هان هولم |
| Dün aldığım bir e-postaya göre Hanne yeniden içmeye başlamış açık bilgisayarlarımızdan birinden gönderilmiş bu. | Open Subtitles | بالامس استلمت ايميل يقول ان هان عاودت لمعاقرة المشروب... جاءت تلك الرسالة من احد الكومبيوترات التابعة لنا |
| Hanne Holm, Express'in siyasi gözlemcisi. | Open Subtitles | هان هولم المعلق السياسي لشبكة اكسبرس |
| Hanne Holm artık Express'te. | Open Subtitles | هان هولم تعمل لصحيفة الاكسبرس. |
| Bu gece Hanne Holm'la röportaj yapmak istiyorum. | Open Subtitles | وقد طلبت من هان هولم الحضور للاستديو |
| Hanne'yı arıyorum, Danimarkalı danışman. | Open Subtitles | ابحث عنا هانا المستشاره الدانماركيه. |
| Hanne, sakince ve sessizce kahvaltımızı edemez miyiz? | Open Subtitles | (هانا)، ألا نستطيع أن نتناول فطورنا بكل أريحية ولو لمرة واحدة؟ |
| - Hanne, sana ihtiyacım var. | Open Subtitles | -أنا أحتاجكِ بقربي يا (هانا ) -وقّف أتصالاتك اللعينة علّي يا (أرفيد ) |
| Sana borçluyum Hanne. Hikâyeyi yayınlamasak bile. | Open Subtitles | انا مدين لك ياهان بالرغم من عدم اذاعة الخبر |
| Hanne, neye benzemişsin anlamadım ama başka bir şey giy. Ulrik, bir şey düşün. - Bunu yapamayız! | Open Subtitles | البسي ملابس ملائمة ياهان أولريك، فكر بشيء مختلف |
| - Town Ofisinden, Hanne konuşuyor. - Posta oyları hakkında aramıştım. | Open Subtitles | -مكتب المدينة، (هاني) يتحدث أتصل بشأن التصويت المرسل |
| Josefine, Hanne ve Squeaky'i aradınız. | Open Subtitles | انت تتصل بجوسفين وهانا وسكويكي |