| Tolerans göstermeyiz. Derneğin başkanı olarak da bunu harfiyen uygulatırım. | Open Subtitles | نحن نتبع سياسة عدم التسامح وكرئيس أقوم بتنفيذ ذلك حرفياً |
| Çocuklarımıza öğretilmesi, takdis ve geleneklerine harfiyen uyulması için. | Open Subtitles | يقترح تعليمها لأبنائنا.. وإتباع صلواتها وتقاليدها حرفياً |
| Programıma harfiyen uyacaksın. Soru sormak yok. | Open Subtitles | انت سوف تتبع برنامجى حرفيا , ولا مجال للاسئله |
| Oğlum çöpü aldı, harfiyen dışarıya yürümeye başladı. | Open Subtitles | ابني العناوين الرئيسية للصحف في سلة المهملات، هو حرفيا المشي خارج. |
| Ne zaman bir sorun çıkarsa, bu reçeteyi çıkartmanı istiyorum, ve harfiyen yerine getir, doktorun kuralları. | Open Subtitles | أريدك أن تأخذ هذه الوصفة وتتبعها بحذافيرها. بأمر من الطبيب. |
| Eğer söylediklerimi harfiyen yerine getirirsen sorun çıkacağını sanmıyorum. | Open Subtitles | لو َعمَلُت بالضبط كما أَقُولُ، أنا لا أعتقد انة سيكون هناك أيّ مشاكل. |
| Değerlendirmeniz adil değil. O emirleri harfiyen yerine getirdi. | Open Subtitles | ذلك ليس تقييم عادل لقد نفذ أوامرة حرفياً |
| Seni buradan kurtarabilirim ama dediklerimi harfiyen yapmalısın. | Open Subtitles | يمكنني تخليصك من هذا لكن عليك فعل ما أمليه عليك حرفياً |
| Pekala, tavsiyelerine harfiyen uydum ve herşey gayet güzel gidiyormuş gibi görünüyordu.. | Open Subtitles | حسناً ، لقد اتبعت نصيحتك حرفياً... 0 وكل شيء بدى جيداً... |
| Dediklerime harfiyen uymanız gerekecek. | Open Subtitles | أريدكم أن تتبعوا تعليماتي حرفياً. |
| Kartları bu denli harfiyen algılayamazsın. | Open Subtitles | لاتستطيعي قراءة أوراق اللعب حرفياً |
| O zaman dediklerimi harfiyen yaparsan... | Open Subtitles | اذا قمت بعمل ما اقوله لك حرفيا |
| O zaman sana söyleyeceklerimi harfiyen yaparsan... | Open Subtitles | اذا قمت بعمل ما اقوله لك حرفيا |
| Yemin ediyorum, söylediğin her şeyi harfiyen uygulayacağım. | Open Subtitles | أقسم لك، أنا سأتلي كلّ أمر حرفيا. |
| Ve şirket ilkelerine harfiyen uyarım. | Open Subtitles | وأنا أتبع سياسة الشركة بحذافيرها |
| harfiyen normal düzenine devam edeceksin. | Open Subtitles | بل ستحافظ على عاداتكَ اليومية بحذافيرها |
| Tavsiyem kurallara harfiyen uyman. | Open Subtitles | أقترح أن تتمسكي بالاتفاقية بحذافيرها |
| Artık hayatın tehlikede. Ve eğer yaşamak istiyorsan gece boyunca söylediklerimi harfiyen yapacaksın. | Open Subtitles | حياتك على المحك الآن , و اذا أردت أن تعيش , فخلال الليل ستفعل بالضبط كما أقول |
| Ona yardım etmek istiyorsan, dediklerimi harfiyen yapacaksın. | Open Subtitles | إذا أردت مساعدتها، ستفعلُ ما أطلبهُ منك بالضبط. |
| Söylediklerimize harfiyen uyarsanız, çekeceğiniz acı, hak ettiğinizden az olur. | Open Subtitles | حقق أفضل ما لديك فيما نعرضه عليك وستقل معاناتك عمّا تستحقه. |
| Sana dediklerime harfiyen uyarsan, rahatça girip çıkarsın. Orada olduğunu kimse anlamaz. | Open Subtitles | قم بما أخبرك به بالضبط وستدخل وتخرج ولن يعلم أحد بأنك كنت هنالك |
| Dediklerimi harfiyen yaparsan iyi olur. | Open Subtitles | كنت أفضل تفعل بالضبط ما أقول لك أن تفعل. |