| - haritalarda bu ada gözükmüyor. - Sizi bulmamız bir mucize. | Open Subtitles | هذه الجزيرة ليست موجودة في الخرائط من العجيب ان وجدناكم .. |
| Ayrıca, bu haritalarda bile yok. Tahmin için vaftiz törenleri sırasında sayım yapıyoruz. | Open Subtitles | إضافة إلى هذا ، إنه غير مرسوم في الخرائط ندوّن أثناء الإنتخابات الأعداد |
| Karargahlardaki haritalarda bu bölge ormanlarla kaplı yollar ise dar ve dolambaçlıydı. | Open Subtitles | دفعت الخرائط المرسومه للمنطقه لدى قيادة الأركان للتفكير فى كون الغابات المتشابكه و الطرق الضيقه |
| Posta yoluyla yayılıyor. Açıkçası sınırlar her zaman haritalarda görüldüğü kadar keskin değildir. | Open Subtitles | من الناحية العملية، الحدود أكثر قليلاً من مجرد خطوط على الخرائط. |
| Google haritalarda bile yoksunuz tek sonuç yolun ucunda bir Lübnan restoranı. | Open Subtitles | الم تراجع ابدا موقع قوقل خرائط النتيجة الوحيدة مطعم في شارع لبناني |
| haritalarda efsane vardır. haritalarda anahtar vardır. | Open Subtitles | الخرائط تحتوي على أسطورات , الخرائط تحتوي على مفاتيح |
| Haritada da yoktur. Sadece yerel haritalarda var. | Open Subtitles | ليست على الخريطه, فقط على الخرائط المحليه |
| Çok uzak olmasa gerek. haritalarda gördüğüm kadarıyla, bu kadar ayrıntı yok. | Open Subtitles | المفترض ألا نتجول طويلاً رأيت الخرائط وهي توضح المنطقة |
| Bazı haritalarda şu büyüklükte oluyor ama. | Open Subtitles | نعم ٬ لكن في بعض الخرائط انه بعيد هذا القدر |
| Ama hikâyeler doğruysa, bu eski haritalarda artık bu dünyada olmayan bir sokak olması gerekiyor. | Open Subtitles | لكن إذا كانت القصص صحيحة فينبغي أن نجد شارعاً في أحد الخرائط القديمة ولم يعد موجوداً في الواقع |
| Orası eski haritalarda “Burada canavarlar olur.” diye işaretlenen yer. | TED | أنه مكان مشار عليه على الخرائط القديمة كما " يوجد هنا وحوش ." |
| Neuengamme, Belsen, Ravensbruck, Dachau- bunlar haritalarda ve turist rehberlerinde adı geçen yerlerdir. | Open Subtitles | و" نوينغامي " و" بِلزن " و" رافنسبروك " و" داخَاو " لم تكن إلا أسماء كغيرها من الأسماء تجدها في الخرائط وكتب المسافرين. |
| Bu toprakların bugün bir adı var ve haritalarda yeri belli. | Open Subtitles | هذهالأرضسُميتاليوم وموجودة على الخرائط |
| haritalarda efsane vardır. haritalarda anahtar vardır. | Open Subtitles | في الخرائط أساطير، في الخرائط مفاتيح. |
| Gördüğüm bütün haritalarda bir inç bir mile eşitti. | Open Subtitles | كل الخرائط التي رايتها الانش يساوي ميل |
| Çünkü en azından yalnız olduğumdan ötürü haritalarda büyük değişiklikler yapmanız gerekmeyecek. | Open Subtitles | ... هذا لأن ...بوجودي فقط ستتغير الخرائط تغيراً بسيطاً |
| Bu havalimanları bu tür haritalarda olmaz. | Open Subtitles | هذا المطار لن يكون بهذه الخرائط |
| Çünkü haritalarda "Burada ejderhalar var." yazardı. | Open Subtitles | "لأن الخرائط كانت تقول "يوجد تنانين هنا |
| Normal haritalarda boş bir çöl gibi görünüyor. | Open Subtitles | -مكانه عبارة عن صحراء على جميع الخرائط |
| - haritalarda. - Evet. | Open Subtitles | علي الخرائط - نعم - |
| Tarlalar. Normal haritalarda görünmezler. | Open Subtitles | المزارع لا يمكن رؤية ذلك من خرائط عامة للطرق |