Alan, oğlunun senin hatalarından ders almaması için bir neden yok. | Open Subtitles | الين ، ليس هناك سبب يمنع أبنك أن يتعلم من أخطائك |
Doğaçlama yapabilmen için, yeni şeyler deneyip arada bir yanılıp hatalarından ders çıkarmak için izin verilmesi gerekir. | TED | وتحتاج أيضًا لإذن حتى يُسمح لك أن ترتجل، وتجرب أشياءً جديدة، وأن تفشل في بعض الأحيان حتى تتعلم من أخطائك. |
Herhangi bir hatası varsa da sadakatsizlik hatalarından biri değildi. | Open Subtitles | لو كان لديها أيّ أخطاء فعدم الإخلاص ليس واحدة منهم |
Kararın büyük hatalarından korkunç tesadüfler oluşabilir. | Open Subtitles | قد تنتج عواقب وخيمة جداً عن أخطاء كهذه في التقدير |
Ben de hatalarından ders alan yakışıklı bir adamım, Hatalarımı bağışlayacak ve onu gerçekten sevdiğimi farkedecek. | Open Subtitles | وأنا الشاب الظريف الذى تعلم من أخطائه وستسامحنى وتدرك أننى أحبها |
Bence onun hatalarından da çok şey öğrenebilirsin. | Open Subtitles | أعتقد أيضاً أنه يمكنك أن تتعلمى مكن أخطائها |
Zamanımızın yaklaşımıyla, hükümetler hatalarından ders almış durumdalar. | TED | التعلم من الأخطاء هو منهج الحكومات اليوم. |
Gençlere hatalarından öğrenmeyi öğretmek, onları suçlamak, bir hayvan gibi sınıftan atmak yerine... | TED | تعليم الشباب بأن يتعلموا من أخطائهم بدلاً من تجريمهم، وسحبهم خارج صفوفهم مثل الحيوانات |
Yüzümün kenarında hâlâ senin hatalarından birini hatırlatan bir yara izi var. | Open Subtitles | لا زلت أحتفظ بندبة على جانب رأسى لتذكرنى بإحدى أخطائك |
Demek istediğim, değiştiysen, geçmişteki hatalarından ders alırsın. | Open Subtitles | أعني أذا تغيرت حقا فسوف تعلو عن أخطائك السابقه |
Ve ilk kopyayı buluncaya kadar senin hatalarından dolayı ne kadar çok masum insan kan kaybetti? | Open Subtitles | ..وكم من الرجال الأبرياء نَزفوا من أجل أخطائك قبل أن تكتشف النسخة الأولى؟ |
Benim görevim ülkemi korumak, bazen kendi hatalarından da korumak. | Open Subtitles | أن واجبى أن أحمى بلدى أحيانا حتى من نفسها من أخطاء فعلناها |
'Tanrı'nın hatalarından Birkaçı Daha' ve 'Bu Tanrı da Kim Oluyor'dan daha büyük tartışmalar koparmıştır. | Open Subtitles | المزيد من أخطاء القدر ما هو القدر على أى حال ؟ |
Başkalarının hatalarından doğan sorumlulukları üstlenmeye alışığım ben! | Open Subtitles | أنا معتادة أن آخذ على عاتقي مسؤولية إصلاح أخطاء الآخرين. |
ayılıp hatalarından ders çıkaracak herkesten özür dileyecek ve daha da beter şeyler yapacaktır. | Open Subtitles | انه سوف تفيق وتعكس على أخطائه الماضية، أعتذر للجميع، ومن ثم نفعل شيئا أسوأ من ذلك. |
hatalarından öğrendiğini duymam iyi oldu ama herkes eylemlerinin hesabını vermelidir. | Open Subtitles | أنا سعيد لكوني أسمع أنه قد تعلم من أخطائه لكن كل رجل يحتاج لأن يكون مسئولاً عن أفعاله |
Bir çok insan sefil sağduyu yüzünden ölür, ve birisinin hatalarından asla pişman olmadığını çok geç fark eder. | Open Subtitles | إن معظم الناس يموتون من زحف الحس السليم و الإكتشاف المتأخر أن المرء لا يأسف على أخطائه إن الشئ الوحيد الذي نندم عليه هو أخطائنا |
Bu, senin de annen gibi yetenekli becerikli ve sıradışı bir cerrah olduğun ama tek farkının, senin, onun hatalarından ders alman olduğu anlamına geliyor. | Open Subtitles | يعني هذا أنكِ جرّاحة موهوبة و بارعة و غير عادية، مثل والدتكِ , لكن الفرق هو أنه يمكنكِ التعلم من أخطائها |
Bu benim sosyal bilimcilerin insan hatalarından öğrenme yollarına bakarak çıkardığım bir ders. | TED | وهذه الفكرة استوحيتها من مراقبة الطرق التي لاحظها العلماء الاجتماعيون أثناء دراستهم الأخطاء البشرية. |
Bazılarınız yoksulların kendi hatalarından sorumlu tutulmaları gerektiğine inanabilirsiniz ya da daha | TED | قد يعتقد بعضكم أن على الفقراء تحمل مسؤولية أخطائهم. |
Çünkü günün birinde hatalarından ders almanı büyüyüp olgunlaşmanı umuyordum! | Open Subtitles | لأنّي آملتُ أن تتعلّم ذات يوم من أخطائكَ وأن تنضج وتغدو راشدًا! هل ظهري بخير؟ |
Şimdi burada, başka insanların hatalarından ders çıkartmadan kendi hatalarımdan size ders vermeye çalışıyorum yine de son 12 yılda öğrendiklerimden dolayı her gün çaba sarf ediyorum. | Open Subtitles | لذا ها أنا, لا أُريد أن آتعلم من أخطاء الأخرين... بل أحاول أن أُساعدكم يا رفاق بأن تتعلموا من أخطائي. على الرغم من أنني ما زالت أكافح كل يوم... |
Bizi içine soktuğun cehennemden sağ çıkarsak, senin hatalarından acı çekmeyeceğimizden adım gibi emin olacağım. | Open Subtitles | لو امكن ونجونا ممّا اطلقته سوف اتأكد بأننا لن نعاني مرة اخرى بسبب اخطائك |
Başkaları hatalarından bahsettikleri zaman destekleyicidir. | TED | تساند الاخرين عندما يتحدثون عن اخطائهم. |
Eğer şanslıysanız, hatalarından ders alırlar ve daha iyi olmaya çalışırlar. | Open Subtitles | إذا كنا محظوظين , سيتعلمون من اخطائنا ويكبرون على نحو أفضل |
Saldırganlığının azalmasıyla birlikte iyi niyet duygularını tadacaksın ve doğru ve yanlış duyularına yön vereceksin, geçmişteki hatalarından pişmanlık bile duyacaksın. | Open Subtitles | وذلك بتجميد النزعة العصبية ، وبذلك سيقل سلوكك العدواني ستبدأ الآن بتجريب العواطف الجميلة والرحمة والإحساس بأخطائك التي ارتكبتها والندم عليها |