| Bak,alınma ama,hiç konuşma havasında değilim | Open Subtitles | أنظري, بدون إهانة لكني لست بمزاج يسمح لي بالحديث |
| Gerçekten opera havasında değilim şimdi. | Open Subtitles | لست بمزاج يسمح للذهاب إلى عرض الأوبرا |
| Şu an pek de " Hootie " havasında değilim. | Open Subtitles | لأنني لست في مزاج جيد لأسمع هوتي و هو يغني |
| Üstelik gece yemeği havasında değilim. | Open Subtitles | إلى جانب أننى لست في مزاج جيد لحفلات العشاء |
| - Bende aynısını düşünüyorum ama ben pek oryantasyon havasında değilim. | Open Subtitles | نفس تفكيري بالضبط. فيما عدا أني لا أرغب في حضور جلسة توجيهية. |
| Ve gerçekten yaptıkların için minnettarım zaten kutlama havasında değilim. | Open Subtitles | وأنا حقاً أقدر تلك اللفتة. لكنني لا أرغب في الأحتفال على أيّ حال. |
| Kendimi iyi hissetme havasında değilim ama denediğin için teşekkür ederim. | Open Subtitles | لست في مزاج تحسين المزاج لكن شكراً على المحاولة |
| Hiç bu aptal oyunun havasında değilim. | Open Subtitles | لست في مزاج لبعض المسرحيات الغبية |
| Ben pek pizza yeme havasında değilim. | Open Subtitles | أنا حقًا لست في مزاج لتناول البيتزا. |