| Özür dilerim, büyük havluların ikisini de kullandım. | Open Subtitles | أَنا آسفُة، لقد إستعملتُ كلتا المناشف الكبيرة |
| Hey! Bu bana havluların 300 dolar olduğunu hatırlattı. | Open Subtitles | مما يذكرنى تلك هى المناشف القطنية ال 300 |
| Banyoya her girişimde havluların hepsinin ıslak olmayacağını bilmek güzel olacak. | Open Subtitles | سيكون من الرائع الا اجد المناشف تعوم فى ست بوصات من المياه فى كل مرة ادخل فيها الحمام |
| Yiyeceklerin buzdolabımda, araban garajımda ve o aptal çiçekli havluların da misafir banyomda duruyor. | Open Subtitles | طعامك في برادي سيارتك في مرآبي و مناشفك ذات الأزهار الغبية في مرحاض الضيوف |
| havluların yepyeni, Karin'e teşekkürler. | Open Subtitles | مناشفك جديدة, شكراً لكارين |
| Kağıt havluların amacı ne? | Open Subtitles | وما موضوع الفوط الورقية؟ |
| Çarşaf ve havluların ortadan kaybolduğunu söylüyor. | Open Subtitles | لأن أمي تقول أن الملاءات والمناشف مفقودة |
| havluların yerini söylesene gidip getireyim. | Open Subtitles | هل يمكنك ان تخبرينني بمكان المناشف حتي استطيع ان احضر لك |
| Tabii ki havluların iplik sayısı vardır Bay... | Open Subtitles | بالطبع ، المناشف لها ... رقم فتلة يا سيد |
| havluların hepsi katlandı, çok hoşuna gidecek. | Open Subtitles | ،سيسرك ذلك المناشف أصبحت أنيقة |
| Neden havluların arasında da bok var? | Open Subtitles | لما القذارة على كل المناشف اذاً؟ |
| Miles, havluların nerede? | Open Subtitles | كنت وضعت لهم حيث المناشف الخاصة بك؟ |
| havluların altında... | Open Subtitles | كان تحت المناشف |
| havluların siparişini veririm. | Open Subtitles | سأطلبُ المناشف. |
| Buyur, havluların. | Open Subtitles | -هذه مناشفك -شكرا. |
| Cesedin temiz, havluların kayıp olmasını açıklıyor bu. | Open Subtitles | الذي يُوضّحُ الجسمَ النظيفَ والمناشف المفقودة، أليس كذلك؟ |