| Annem Hayır dedi, ve bende ona söyleyecek cesaret yok. | Open Subtitles | أمي قالت لا, وأنا لا أستطيع أن أقول له ذلك |
| Partneriyle birlikteydi, hâlâ yeniydiler ve baş başa olmaktan memnundular, biraz ilerlediler, kız daha fazla ilerlemek istemedi, dolayısıyla Hayır dedi. | TED | كانت مع شريك جديد لها، وسعيدة بالقيام بأشياء، ووصلا لمرحلة حيث كانت متحمسة للمضي قدمًا ولذلك قالت لا. |
| Bu alanlar çocukların gerçekten açıkça kafalarının karıştığı alanlardı, çünkü yarısı evet, yarısı Hayır dedi. | TED | كانت تلك هي المناطق حيث الأطفال كانوا مرتبكين بوضوح، لأن نصفهم قال نعم ونصف قال لا. |
| "Hayır," dedi. "Sadece, Memphis'te gecenin onu." | Open Subtitles | لقد قال : لا ، إنها العاشرة ليلاً فى ممفيس |
| Önce bir karavan parkı yapmayı düşündüler, ama belediye meclisi Hayır dedi. | TED | فكرا في بادئ الأمر بانشاء حديقة للمنازل المتنقلة، ولكن المجلس رفض طلبهما. |
| Hayır dedi, ama bak neredeyiz. Daha yeni ayrıldık yaptığı ilk şey bu! Daha yeni ayrılmadınız. | Open Subtitles | قالت لا ولكن الان نحن الأن فقط منفصلين و اول شئ تفعله |
| Hayır dedi. Konu kapandı. Onu yapmak istemediği bir şeye zorlamayacaksın. | Open Subtitles | لقد قالت لا , هذا كل أنتِ لن ترغميها لكي تفعل شيئ لا تريده |
| ama yukarı çıkalım dediğimde Hayır dedi. | Open Subtitles | وعـندما عرضتُ عليها أن تذهـب للأعلـى، قالت: لا |
| Kötü bir gün geçirdiğini söylüyorsun ya kendimi ortaya koyup, kızın birine festivale birlikte gitmeyi teklif ettim Hayır dedi. | Open Subtitles | تعتقدين أنك تمرين بيوم سيء أنا تقدمت, سألت فتاة مرافقتي للحفلة قالت لا |
| Kötü duruma düşeceğini bildiği için Hayır dedi. | Open Subtitles | انها تعرف ذلك سيجعلها بائسة، لذا قالت لا |
| Sen isim ortağı olmayı istedin o da sana "hayır" dedi. | Open Subtitles | لقد سألتها أن تكون شريك و لقد قالت لا لك |
| Hayır dedi ve buna rağmen Page'e yapmış gibi mi gösterdin? | Open Subtitles | لقد قال لا وانت مازلت تجعلها تعتقد بأنه اختار عينة من الارض؟ |
| 9$ değil sadece 7.50. O Hayır dedi. Ve sonra içeri girip onu öldürdü, ki bunu planladığına dair en ufak fikrim yoktu. | Open Subtitles | كان السعر 9 والان 7.50 قال لا وبعد ذلك ذهب للداخل وقتلها |
| Bu sabah, eve internet bağlatabileceğimizi sordum ve "hayır" dedi. | Open Subtitles | هذا الصباح سالته عن الانترينيت, و هو قال لا. |
| Annem dün gecenin kötü tadından biraz kurtuluruz diye düşündü ama Hayır dedi. | Open Subtitles | لقد سألته أمي. ظنّت أن هذا سينسيه الطعم السيء لليلة الماضية, ولكنه رفض |
| Şartlı tahliye memuruyla görüşmeyi teklif ettim ama Hayır dedi. | Open Subtitles | ،عرضت عليه التحدث إلى ضابط إطلاق سراح مشروك لكنه رفض |
| Sonra balık çiftliği yapmak istediler ve yine meclis Hayır dedi. | TED | ثم أرادا عمل مزرعة أسماك ومجددًا رفض المجلس طلبهما. |
| Hayır dedi. Altı hafta önce mahkeme dışında anlaşmışlar. | Open Subtitles | يقول لا لقد تساويا بعيداً عن المحكمة منذ ستة أسابيع، |
| Kızlar Hayır dedi diye hayır demek istemezler | Open Subtitles | فقط لأنها تقول لا لا يعني أنها تقصد لا |
| Bir gün erkek arkadaşım olmasını istedim, o da Hayır dedi. | Open Subtitles | في يوم من الأيام، وسألته أن تكون صديقي وقال لا. |
| Her neyse, zaten Hayır dedi. - Öyle evet, fakat fikrini değiştirebilir. | Open Subtitles | ـ لقد رفضت المجيء، بأي حال ـ لكن بوسعك تغير رأيها |
| Gözünün benden başkasını görüp görmediğini sordum, Hayır dedi. | Open Subtitles | سألتها إذا ما كنت عينها منجذبة نحوي فقالت لا |
| Bana "Hayır!" dedi. Bana kaç kadın Hayır dedi biliyor musun? | Open Subtitles | لقد قالت "لا" إليّ ، هل تعرف كم عدد النساء اللواتي قالوا "لا" إليّ؟ |
| Hayır dedi. Onu vurdum. | Open Subtitles | باسنتى رفضتنى فأطلقت عليها النار |
| Üzgünüm, Otto. Marry Hayır dedi. | Open Subtitles | أنا أسفة يا أوتو مارى ستقول لا |
| İki defa Hayır dedi ama sonunda dayanamadı. | Open Subtitles | وقالت لا مرتين. ولكن في النهاية لم تستطع المقاومة |