| Yeni dünyaya gelmeden önceki yaşantısının nasıl olduğunu hayal etmeye çalıştım. | Open Subtitles | حاولت أن أتخيل كيف كانت حياتها قبل أن تأت للعالم الجديد | 
| Mesela seçilir seçilmez Trump'ın Noel arifesinde attığı tweet'i hayal etmeye çalıştım. | TED | على سبيل المثال، في اللحظة التي انتُخب فيها، حاولت أن أتخيل التغريدة التي سيُرسلها ترمب في مساء الميلاد | 
| Ben de bir süre her gece yatarken, sabah giyinirken o koca mor çiçeklerin, odamın duvarlarında nasıl görüneceğini hayal etmeye çalışmıştım. | Open Subtitles | لذا حاولت أن أتخيل كيف ستبدو .. هذه الورود البنفسجية الكبيرة .. على جدران غرفتي .. كل ليلة عندما أغفو وأنام | 
| Gece gündüz, o kara delikte bunu hayal etmeye çalışıyordum. | Open Subtitles | أيام وليالى فى هذه الحفرة المظلمة حاول أن تتخيل ذلك | 
| Bunu aklınızda tutarak sizleri hapishanelerin olmadığı bir dünya hayal etmeye ve yerine inşa edebileceğimiz şeyleri birlikte oluşturmaya davet ediyorum | TED | وبهذه العقلية، أطلب منكم المزيد من الوقت لتخيل عالم بدون سجون، وانضمو إلي لصنع كل هذه الأمور البديلة. | 
| Hapiste onca sene geçirmenin nasıl bir şey olduğunu... senin açından hayal etmeye çalıştım. | Open Subtitles | وقد حاولت كثيرا أن أتخيل كيف كان حالك فى كل تلك الأعوام وأنت محتجز فى السجن | 
| Tankın içinde olmanın nasıl olduğunu hayal etmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أحاول أن أتخيل كيف كان الحال داخل الوعاء | 
| Dünyadaki en kötü anneyi hayal etmeye çalıştığımda... senden kötüsünü bulamıyorum. | Open Subtitles | عندما أحاول أن أتخيل كيف تكون أسوأ أم في العالم.. لا يمكن لي أن أتخيل أفضل منك. | 
| Senin gibi bir çocukluk geçirmiş olmayı hayal etmeye çalıştığımı da biliyorsun. | Open Subtitles | ولقد حاولت أن أتخيل ما يجب ان يكون مثل لك. | 
| Seni biriyle dövüşürken hayal etmeye çalışıyorum da. | Open Subtitles | أنا أحاول أن أتخيل منظرك .و أنت تُقاتل شخص ما | 
| Bir an durdum ve babamla beraber potaya top fırlattığımızı hayal etmeye çalıştım. | Open Subtitles | تأملت فيهم للحظة حاولت أن أتخيل أنني مع أبي, ألاحق الكرة لأضعها في السلة | 
| Hayatımda ilk defa etrafımın güzelliklerle çevrildiğini hayal etmeye çekinmiyorum. | Open Subtitles | أحظى بها لأول مرة في حياتي لقد تجرأت لأستطيع أن أتخيل نفسي بين كل هذا الجمال | 
| Evim bir hayvanat bahçesi gibi sergilenseydi nasıl davranırdım, hayal etmeye çalışıyordum. | Open Subtitles | كنت أحاول أن أتخيل كيف سأتصرف إذا كان منزلي مكشوفًا مثل حديقة حيوانات. | 
| Kendimi daha yaşlı bir kadınla hayal etmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أحاول أن أتخيل نفسي مع امرأة هي أقدم. | 
| Titan'ın yüzeyinin nasıl görünebileceğini hayal etmeye çalışın. | TED | حاول أن تتخيل كيف يمكن أن يبدو سطح تايتان. | 
| Ananası daha sonra hayal etmeye çalıştığında, bu grubun tamamı harekete geçerek, zihindeki görüntüyü oluşturur. | TED | إذا حاولت أن تتخيل حبة أناناس فيما بعد، سوف تضيء المجموعة بأكملها، لتجميع صورة ذهنية كاملة. | 
| Başka insanlar hayal etmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | والآن حاول أن تتخيل رجال آخرين يمرون خلف ذلك الجدار | 
| Harika yeşil yollarda, hiçbir risk olmadan güvenli bir şekilde onlarca kilometre gidebilecekler, bir nevi bisiklet yolları, ve sizi şunu hayal etmeye davet ediyorum: şehirdeki her bir cadde için sadece yayalar ve bisikletlere özel caddelerin olacağı bir şehir. | TED | يمكنهم قطع عدة كليومترات في أمان دون خطر في متنزهات رائعة، تشبه ممرات الدارجات، و ادعوكم لتخيل مايلي: مدينة تكون فيها كل طريق أخرى هي طريق للمشاة والدراجات فقط. | 
| Ben de bunu beklerken sizi Satürn sistemine yolculuk edip, Enceladus gezegenlerarası gayzer parkını ziyaret edebileceğimiz günleri hayal etmeye davet ediyorum. çünkü bunu başarabiliriz. | TED | ولكن في الوقت الراهن أدعوكم جميعا لتخيل اليوم الذي نسافر فيه إلى مجموعة زحل ونزور فيه حديقة إينسيلادوس للينابيع الساخنة فقط لأننا نستطيع ذلك | 
| Fiziksel bir vücudu olmadığını hayal etmeye çalıştı. | Open Subtitles | لقد حاول أن يتخيّل بأنه ليس لديه جسد مادي | 
| Şimdi biri bana söyleyebilir mi, Neden Sierra Leone'de bu geleceği hayal etmeye cesaret etmemeliyiz? | TED | هل يمكن لأحدهم الآن أن يقول لي لماذا لا نجرؤ على تخيل ذلك المستقبل لسيراليون؟ | 
| Yani, seni üniformasız hayal etmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أعني، أنني أحاول تخيلك دون زيك الرسمي. | 
| Görmeyi o kadar istiyordum ki, artık hayal etmeye bile cesaret edemez oldum. | Open Subtitles | بلغت رغبتي في رؤيته درجة أنني لم أعد أجرؤ على تخيله بعد ذلك |