| Keşişlerin senin için hazırladığı o sahte banliyö kabusuna değil ama. | Open Subtitles | ليس ذلك الكابوس في ضواحي المدينة والذي صنعه لكِ الرهبان. |
| Bu, Marshall'ın dün gece ile ilgili hazırladığı internet sitesi. | Open Subtitles | هذا موقع إلكتروني صنعه (مارشل) عن لليلة الأمس وإسمه "كانت أفضل لليلة على الإطلاق دوت كوم" |
| Kötü şöhretli katil Jigsaw'ın hazırladığı bir kapandan sağ çıktınız, değil mi? Evet. | Open Subtitles | لقد نجوت من شركِ صنعه القاتل الدنيء (جيغسو)، صحيح؟ |
| Carl'ın hazırladığı rapora bakmak isteyeceğini düşündüm. | Open Subtitles | أظنك تريد إلقاء نظرة على التقرير الذى أعده كارل |
| Oraya Tanrı'nın benim için, onun için ve bu işe karışanlar için hazırladığı şeyi tecrübe etmeye gidiyorum. | Open Subtitles | أنا ذاهب هناك لأواجه ما أعده الله لي وله, ولكل المعنيين بالأمر |
| Avukat Hanif Qureshi'nin hazırladığı belgelerle Kanji Lalji Mehta'nın Tanrı davası kabul edildi. | Open Subtitles | ..من خلال الإشعار الذي أعده المحامي حنيف قرشي وقد تم قبول قضية كانجي لالجي ميهتا ضد الكهنة والتأمين |
| Damien'in hayvanat bahçesinden benim için hazırladığı bir şeyler... | Open Subtitles | (شيئاً ما صنعه لي (داميان من حديقة الحيوان |
| Bu Jack Bauer'in hazırladığı kayıt. | Open Subtitles | هذا هو التسجيل الذي صنعه (باور) |
| Barrett'in duruşma için hazırladığı bir oyundu. Boşanacağım. | Open Subtitles | كان مجرد شيء أعده (باريت) منأجلالمحاكمة. |
| Bu Billy'nin, Galactica'daki ilk günüm için hazırladığı dosya. | Open Subtitles | الذى أعده (بيلى) لى عند أول يوم لزيارتى لجلاكتيكا |
| Bu, Binbaşı Tallmadge'ın ayrılmadan önce hazırladığı son rapor. | Open Subtitles | هذا هو التقرير الأخير الذي أعده الرائد (تالمدج) قبل مُغادرته |
| Siyah Sam'in cömertçe hazırladığı akşam yemeği hazır. | Open Subtitles | ... ؛ ــعشاء الذي أعده (بلاك سام) بسخاء إنه جاهز |