| - Onlar Asya'nın şampiyonları. Yani umarım hazırsındır. | Open Subtitles | إنهم أبطال الصين، لذا آتمنى أن تكون مستعداً. |
| Yine de kana susamış uyuşturucu tacirlerine karşı mücadele edeceksin, yani, evet, umarım hazırsındır. | Open Subtitles | لكنك ضد مهربي المخدرات متعطشي الدماء، لذلك، نعم، أتمنى أن تكون مستعداً لذلك. |
| O zaman artık hazırsındır. | Open Subtitles | حسناً، أعتقد أنك مستعداً الآن، صحيح؟ |
| Piramidin tepesindeki alıcı odasına gidiyoruz, ...tırmanmaya hazırsındır umarım. | Open Subtitles | سنذهب إلى غرفة الاستقبال في أعلى الهرم أتمنى أن تكون مستعدا للتسلق |
| Umarım sen daha büyüğüne hazırsındır, Scamboli. | Open Subtitles | أَتمنّى بأنّ تكون مستعدّ لواحدة أكبر، يا سكامبولي |
| Umarım hazırsındır çünkü burası hâlâ boktan. | Open Subtitles | آمل أنّك مستعدٌ لذلك، لأنّها حياة بائسة |
| Umarım uzun ve büyülü bir öykü dinlemeye hazırsındır. | Open Subtitles | أتمنى أن تكوني مستعدة لسماع رواية ساحرة طويلة |
| - Belki artık inanmaya hazırsındır. | Open Subtitles | ـ ربما تكون مستعداً للإيمان الآن |
| - Umarım hazırsındır, "kahraman". | Open Subtitles | ،حسناً آمل أن تكون مستعداً أيها البطل |
| Pekâlâ. Umarım hazırsındır kahraman. | Open Subtitles | حسناً، آمل أن تكون مستعداً أيها البطل |
| Umarım iki tekerlekli bisiklete binmeye hazırsındır, Bartowski. | Open Subtitles | أتمنى أن تكون مستعداً للعمليات الكبيرة |
| Umarım, biraz eğlenmeye hazırsındır. | Open Subtitles | أتمنى ان تكون مستعداً لبعض المرح |
| Ve umarım ipod dock ve tiki torch'un fazladan yağlı şiddetine hazırsındır. | Open Subtitles | و أتمنى أن تكون مستعداً لتشعر بغضبي "و الذان هما "قائمة الأيبود و مشعلي الخاص , الزائد بالزيوت |
| Umarım hazırsındır. | Open Subtitles | على اية حال اريدك ان تكون مستعدا |
| Po, umarım hazırsındır. | Open Subtitles | "أتمنى أن تكون مستعدا يا "بو |
| - Umarım hazırsındır. | Open Subtitles | - هم . - آمل أن تكون مستعدا . |
| Umarım şınava hazırsındır üye. | Open Subtitles | أتمنى بأن تكون مستعدّ لتعمل على بعض البوشوبس |
| Sonu belli olan bu barış antlaşmasını fesh etmeye hazırsındır umarım. | Open Subtitles | أظنّك مستعدّ الآن للتخلّي عن تلك المعاهدة الملعونة. |
| Umarım varlıklı bir kadınla tanışmaya hazırsındır. | Open Subtitles | آمل أنّكَ مستعدّ لماقبلة نساءٍ ضخمة. |
| Tıpkı annem gibi, o yüzden umarım buna hazırsındır. | Open Subtitles | مثل أمي، لذلك آمل أنك مستعدٌ لذلك. |
| Umarım kumar sanatında pahalı bir derse hazırsındır. | Open Subtitles | أتمنى أن تكوني مستعدة لدرس قاسي في المقامرة |
| Kalıntı, hazır olduğuna karar verdiğinde hazırsındır. | Open Subtitles | تكون مستعدًا حين يقرر السلاح أنك مستعد. |
| Umarım bir teklife daha hazırsındır. | Open Subtitles | حسناً , أتنى بإنكِ مستعدة لعرض آخر |