| Evet, tabii. Belli ki onlar hırsız. Buraya Güneş Savaşçıları'nın hazinelerini çalmaya geldiler. | Open Subtitles | نعم صحيح, من الواضح أنهم لصوص و هم هنا لسرقة كنوز محاربي الشمس |
| Ancak gün gelecek, bu dağların altında gizli olan muazzam maden hazinelerini çıkarmanın yolları bulunacak. | Open Subtitles | لكن يوماً ما، سيُبتكر وسائل لإستخراج كنوز المعادن الهائلة التي تقبع مختبأةً في جوف هذه الجبال |
| hazinelerini bir fırının ortasında topladılar ve onları eritmek için üstüne ateşi üflediler. | Open Subtitles | و قاموا بتجميع كنوزهم فى وسط الفرن و نفخوا النيران فيه ليذيبوا الذهب |
| hazinelerini bir fırının ortasında topladılar ve onları eritmek için üstüne ateşi üflediler. | Open Subtitles | و قاموا بتجميع كنوزهم فى وسط الفرن و نفخوا النيران فيه ليذيبوا الذهب |
| Bu gezegenin en değerli hazinelerini çalman şu anki endişelerimizin en ufağı. | Open Subtitles | سرقتك كنز هذا الكوكب الآمن.. هو أقل مخاوفنا حالياً.. |
| hazinelerini kaybetmektense, bu uğurda savaşmaktan... ..emin olan ortaklarımız var. | Open Subtitles | لدينا شركاء يفضلون أن يتحاربوا بهذا علي أن يعطوا كنزهم |
| Evet, tabii, yıllar önce korsanlar hazinelerini ıssız adalara saklarmış. | Open Subtitles | نعم، بالتأكيد، قبل مئات السنين القراصنة أعتادوا إخفاء الكنوز في الجزر المهجورة |
| Şimdi geçmişin hazinelerini geride bırakıp geleceğe dönmeliyim. | Open Subtitles | والآن يتعين عليّ ترك كنوز الماضي والالتفات إلى المستقبل. |
| Hayatın hazinelerini ve sevdiklerimizi aziz tutuyoruz. | Open Subtitles | كنوز وأحباء الحياةِ، نَحْملُ ونَعْزُّ. |
| Cengiz, bizim saraylarda oturup başka kültürlerin hazinelerini parlatmamızı amaçlamıyordu. | Open Subtitles | لم يكن يريد "جنكيز" أن نجلس في قصور, لتلميع كنوز الحضارات الأخرى. |
| Özellikle, General Cortez 'in Meksika'dan getirdiği Aztek Krallığı hazinelerini görmenizi isterim. | Open Subtitles | أريد أن أريكما خاصة كنوز (مونتيزوما) ملك الآزتك الذي اكتشفه الجنرال (كورتيز) مؤخراً في (المكسيك) |
| Size Süleyman'ın hazinelerini nasıl bulduğumu ya da... | Open Subtitles | ربما أثيرك وأحكي لك كيف وجدت ...كنوز الملك (سليمان) أو أن أروي ما |
| Bin yıl kadar önce, Çin'de küçük zengin bir köyde mağaradaki hazinelerini koruması için genç bir ejderha kiraladılar. | Open Subtitles | قبل ألف سنة , كان هناك قرية غنية صغيرة في ... الصين .إستأجروا تنين صغير لحراسة كنوزهم في كهف |
| Bin yıl kadar önce, Çin'de küçük zengin bir köyde mağaradaki hazinelerini koruması için genç bir ejderha kiraladılar. | Open Subtitles | قبل ألف سنة , كان هناك قرية غنية صغيرة في ... الصين .إستأجروا تنين صغير لحراسة كنوزهم في كهف |
| Kaçak Naziler, Blake Havayollarıyla uçuyorlar ve güvenli bir ülkeye gitme karşılığı, çalıntı hazinelerini veriyorlar. | Open Subtitles | نازى هارب, وجاء الى هنا بطائرة السيد بليك يبدًل كنوزهم المسروقة لتعبر الى بلاد آمنة |
| Tüm hazinelerini ormanda sakladıkları söylenir. | Open Subtitles | يقال أنهم يحتفظون بجميع كنوزهم هناك في تلك الغابة. |
| "...hayatının gerçek hazinelerini bulduğunu sakın unutma." | Open Subtitles | تذكر أننا وجدنا بالفعل " كنز حياتنا الحقيقى |
| hazinelerini koruyan, farelerle dolu bir binada yaşayan ölümsüzler. | Open Subtitles | بنايات "إمورتالس" المليئة بالجرذان, تحتوي علي كنز |
| M.S. 647 yılında Tang Hanedanlığı'na giderken ortadan kaybolan Magadha hazinelerini bulduk. | Open Subtitles | لقد وجدنا كنز (ماغادها) المفقود لسلالة (تانغ) في عام 647 م. |
| Burası onların hazinelerini gömdükleri yer, değil mi? | Open Subtitles | بالطبع هناك انهم يخبئون كنزهم هنا, اليس كذلك يا ابى |
| Arayıcı'nın hırsızlık yaptığı Confessor'ün de ona yardım ettiği haberi yayılmadan önce hazinelerini onlara vermeliyiz. | Open Subtitles | يجب ان نعيد لهم كنزهم قبل ان تنتشر الاقاويل حول كون الباحث سارق .والمؤمنة تقوم بمساعدته في ذلك |
| ..Canlı gezegenimizin en harika hazinelerini keşfetmek... | Open Subtitles | لاستكشاف أعظم الكنوز... لكوكبنا الحيّ... |
| Gençliğimizin paha biçilmez hazinelerini kontrol etmeli mi? | Open Subtitles | -ممكن أن نرى الكنوز الثمينة بشبابنا |