| Yüzüm hemoroit gibi yanıyor. | Open Subtitles | أرجو أن تسرع وجهي يحرقني كما البواسير الآن |
| Yine de kafası iyi bir motosikletlinin senin küçük kulaklarınla ve hemoroit kreminle dalga geçmesinden iyidir. | Open Subtitles | افضل من مواجهة راكب دراجة تحت تاثير المخدرات يسخر من اذانك الصغيرة ودهان البواسير |
| Sen maymunlarla dolu bir eve girmişsin ben de ise hemoroit var ve ikimiz de bir şey yapamıyoruz. | Open Subtitles | لديك منزل مليء بالزنوج, أنا عندي داء البواسير , ولا هذا أوذاكيفيدنابشيء. |
| Eski Mısırlılar, hemoroit tedavisinde Marihuana kullanırdı. | Open Subtitles | حتى المصريون القدماء إستخدموا الماريجوانا لعلاج البواسير. |
| Rozetli bir hemoroit gibi sanki. | Open Subtitles | كان يتصرف كمريض بواسير يملك شارة |
| Mental çöküş veya veba, çekirgeler hemoroit gibi bir şeyden şikayetçiymiş... | Open Subtitles | كان فى حاله انهيار ...ويشكو من وباء او جراد او البواسير أو |
| Eczaneden hemoroit kremini aldın mı? | Open Subtitles | هل جلبت دواء البواسير من الصيدلية؟ |
| Bu sefer hemoroit kremi yok mu? | Open Subtitles | اذا. لا لكريم البواسير هذا الوقت? |
| Eğer suçiçeği hemoroit çıkarıyor olsaydı. | Open Subtitles | إذا تم جدري الدجاج من البواسير. |
| Yine de, Simon şunun altını çizmeyi severdi, ona göre habercilik ödülleri hemoroit gibiydi: | Open Subtitles | كان (سيمون) يحب أن يشير أن جوائز مراسلوا الأخبار لهى مثل البواسير |
| - hemoroit kremi sağ olsun. | Open Subtitles | - "الحمدلله على وجود "كريم البواسير |
| Çünkü babamda hemoroit var. | Open Subtitles | لأنّ والدي مصاب بداء البواسير |
| hemoroit Şurubu | Open Subtitles | دواء البواسير |
| hemoroit alt tarafı. | Open Subtitles | لديك بواسير سيئة فقط |