| Kızımı geri getirmek için her yolu deneyeceğim. her yolu. | Open Subtitles | أنتِ، أنا أحاول بكل الطرق الممكنة لأستعادة أبنتى كل الطرق |
| June'la evlenmek için her yolu denedi ama... Olmadı. | Open Subtitles | لقد حاول بكل الطرق لإقناعها بالزواج به ، لكنها لن توافق |
| Başka her yolu denedin, kiliseye git, diye. | Open Subtitles | يوسف حاولت بكل الطرق إذهب إلى الكنيسة |
| Eğer konuşmazsan, seni konuşturmak için her yolu kullanabiliriz. | Open Subtitles | إن لم تفعل، فإنني سأجعلك تعترف مستخدمًا كل الطرق الممكنة لدينا |
| Pekala millet 10 km boyunca arama başlatıyoruz, her yolu kapatın | Open Subtitles | حسناً، يا قوم تعرفون الإجراء المتبع سوف نغطي نطاق 6 أميال نقاط تفتيش عند كل طريق رئيسي |
| Elimden geleni yapacağım. her yolu deneyeceğim, | Open Subtitles | سأقوم بأفضل ما يمكنني سأحاول بكل طريقة |
| İlgisini çekmek için her yolu denedim. | Open Subtitles | حاولت بشتى الطرق للفت انتباهها |
| Tanrı şahit, her yolu deniyorum. | Open Subtitles | الله يعلم , أني حاولت بكل الطرق الممكنة |
| Bildiğim her yolu deniyorum. | Open Subtitles | إنني حقاً أحاول بكل الطرق التي أعرفها |
| Misilleme yapmazsanız, size karşı her yolu deneyecek. | Open Subtitles | لا تنتقم سيحتال عليك بكل الطرق |
| Çünkü 12 yıldır kalbini kazanmak için her yolu denedim; | Open Subtitles | حاولت بكل الطرق لمدّة 12 عاماً... حاولت كل وسيلة مضلّلة لكسب قلبك... |
| Beni görmek için her yolu denediniz. | Open Subtitles | أنت حاولت بكل الطرق أن تراني |
| Ama Finn ve ben olası her yolu denedik. | Open Subtitles | لكن (فين) وانا جربنا ذلك بكل الطرق الممكنه |
| Parkın içindeki ve dışındaki her yolu abluka altına almak istiyorum. | Open Subtitles | أحتاج حصار على كل الطرق داخل و خارج الحديقه |
| Herkes, her yolu devamlı kullanıyor. | Open Subtitles | -ما من طريق آخر الجميع يذهب في كل الطرق طيلة الوقت |
| Yerini öğrene bilmek için her yolu denedim. Haley'e geri döner diye annemi bile aradım. | Open Subtitles | جربت كل الطرق حتى اني اتصلت بأمها لعلهارجعتإلى"هيلي " |
| Ağaçlar ve elektrik hatları her yolu tıkıyor. | Open Subtitles | . هنالك أشجار وأعمدة كهرباء تسدّ كل طريق |
| çavuş, adamlarını getir. her yolu kesecağiz. | Open Subtitles | عريف ، احضر رجالك سنسد كل طريق |
| her yolu kapatarak, hiç uyumlu bir çaba göstermediler. | Open Subtitles | لم يضعوا تدابير عالية ،لإغلاق كل طريق |
| her yolu temin etmiş olacaktı, her fırsatı, her rahatlığı. | Open Subtitles | {\fnTraditional Arabic\fs36\b1}سيتم تزويده بكل طريقة كل راحة |
| her yolu denedim. | Open Subtitles | . لكنني حاولت بشتى الطرق |