"her zaman çok" - Translation from Turkish to Arabic

    • لطالما كان
        
    • دوماً كنتِ
        
    • لطالما كانت
        
    • كانت دائما
        
    • كان دائما
        
    • كان دائماً
        
    • دائما كثيرا
        
    • دائما كان
        
    Seyahat ederken bir yoldaş bulmak Her zaman çok güzel... Open Subtitles شكرًا لطالما كان الأمر ممتعًا أن تحظى بصحبة أثناء السفر
    Bu arada, güvensizlik demokrasi için Her zaman çok önemli olmuştur. TED وبالمناسبة، لطالما كان انعدام الثقة مهما للديمقراطية.
    Her zaman çok güzel saçların vardı. Open Subtitles دوماً كنتِ صاحبة أجمل شعر.
    Sevgili Deborah müzik konusunda Her zaman çok yetenekli olmuştur! Open Subtitles ديبرا العزيزة لطالما كانت موسيقية للغاية
    O Her zaman çok yargılayıcı oldu, ve de çok şüpheciydi meğerse asıl şüpheli oymuş Open Subtitles كانت دائما حكمية جدا، واستطيع ان اقول لشخص حكمي فقط من خلال النظر في 'م.
    Bu benim için bir sürpriz olmadı. Her zaman çok iyi penaltı kullanır. Open Subtitles لا يفاجأنى لو سددها كان دائما جيد فى ضربات الترجيح
    Her zaman çok akıllı bir adamdı. Open Subtitles لقد كان دائماً رجلاً يتّسم بالذكاء الرائع
    Yaşam Her zaman çok önemlidir. Open Subtitles الحياة مهمة دائما كثيرا
    Bay Hollings geçmişteki şeyle ilgili Her zaman çok anlayışlı oldu. Open Subtitles و لطالما كان السيد هولينغز هنا متفهماً لهذا في الماضي
    Bir gerçeklik sana Her zaman çok gelmistir Doktor. Open Subtitles لطالما كان واقع واحد بالشيئ الكثير بالنسبة لك دكتور
    İştahının eskisi gibi olduğundan emin gibiyim. Her zaman çok zor yemek yiyen bir çocuk olduğu için anlaması güç. Open Subtitles متأكّد أنّ شهيّته كما كانت، لطالما كان فوضويّاً في أكله
    Şampanya için asla erken olmaz. Her zaman çok geçtir. Open Subtitles ليس الوقت مبكراً لطالما كان الوقت متأخراً
    Her zaman çok zekiydin Syd. Open Subtitles دوماً كنتِ الأذكى (سيد).
    Her zaman çok zekiydin Syd. Open Subtitles دوماً كنتِ الأذكى (سيد).
    Sendika benim için Her zaman çok önemlidir. Open Subtitles لطالما كانت النقابات مهمة بالنسبة لي
    Her zaman çok dağınıktı. Open Subtitles لطالما كانت الفوضى تعم المكان.
    I sadece onu bu yapmam gerektiğinde Her zaman çok çalışıyor anlamak istedim. Open Subtitles أنا فقط أريد لها أن تعرف أنني كانت دائما تحاول جدا.
    Her zaman çok zor yemek yiyen bir çocuk olduğu için anlaması güç. Open Subtitles لقد كان دائما غير منتظم في أكله من الصعب شرح ذلك
    Çocukluğumdan beri babamla başbaşa vakit geçirmek Her zaman çok zor oldu. Open Subtitles قضاء بعض الوقت وحيدة مع أبي كان دائماً أمراً صعباً
    Ama seni Her zaman çok sevecek. Open Subtitles لكنها سوف أحبك دائما كثيرا.
    Ev, Katherine ve benim için de Her zaman çok büyük olmuştur. Open Subtitles المنزل دائما كان كبيرا علينا أنا وكاثرين

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more