| hiç evlenmedi... ama bekar bir anne olarak 12 yaşında bir erkek evlat büyütüyor. | Open Subtitles | هى لم تتزوج أبدآ لكنها أم لطفل وحيد يبلغ 12 عام |
| Annem özgür aşka inanırdı, bu nedenle hiç evlenmedi. | Open Subtitles | أمي كانت تؤمن بالحب المتحرر لذا لم تتزوج أبدا |
| Gong Er Hong Kong'da hastalanarak öldü ve ölene kadar yeminine sadık kaldı. hiç evlenmedi, çocuğu olmadı ve dövüş sanatına devam etmedi. | Open Subtitles | حافظت جونج إرعلى القسم حتى توفيت في هونج كونج لم تتزوج أو تنجب أطفالاً ولم تورّث فنونها |
| Diyorsun ki babam annemle hiç evlenmedi? | Open Subtitles | أنت تقول والدي لم يتزوج قط والدتي؟ |
| Çünkü O hiç evlenmedi. | Open Subtitles | لأنه لم يتزوج قط |
| - Hayır, hiç evlenmedi. | Open Subtitles | لا .. لا .. هى لم تتزوج أبداً لا .. |
| hiç evlenmedi. Oğlu da özel okula gitti. | Open Subtitles | لم تتزوج , وابنها ارسلته الى مدرسة خاصة |
| Leeds Anne kasabanın fahişesiydi. hiç evlenmedi. Her zaman hamileydi. | Open Subtitles | الساحرة "ليدز" كانت فاجرة المدينة لم تتزوج أبداً كانت تحمل دائماً. |
| hiç evlenmedi, senden hiç bahsetmedi. | Open Subtitles | لم تتزوج مُطلقًا، ولم تتحدث عنكَ أبدًا. |
| Kocası öldü. Bir daha hiç evlenmedi. | Open Subtitles | توفي زوجها لكنها لم تتزوج مرة أخرى. |
| hiç evlenmedi. | Open Subtitles | إنها عانس، لم تتزوج قط |
| Louise hiç evlenmedi. | Open Subtitles | لم تتزوج لويس أبداً |
| Al Pacino'ya bakın. hiç evlenmedi ve çok mutlu. | Open Subtitles | أنظروا إلى (آل باتشينو) لم يتزوج قط و سعيد للغاية |
| Henry, Carol ile hiç evlenmedi. | Open Subtitles | هنري لم يتزوج قط كارول. |
| hiç evlenmedi. | Open Subtitles | لم يتزوج قط |
| hiç evlenmedi | Open Subtitles | لم يتزوج قط |