| Altından önce hiçbir beyaz adam tüm renklerdeki Hiçbir adam medenileşmemişti ya da bunun gibi bir yer kurmak için çaba göstermeye gerek duymamıştı. | Open Subtitles | قبل اللون , لا رجل أبيض لا رجل واحد إنتقل إلى حضارة أو طور مكان كهذا , كان لديه سبب للجهد |
| Şu an ahırın ortasına sıçmak istersem siyah ya da beyaz, Hiçbir adam buna itiraz edemez. | Open Subtitles | ولو أردت التبول هنا وسط الإسطبل لا رجل أسود أو أبيض يعارضني |
| Bu bir trajedi, Lisa. Hiçbir adam, arılarından uzun yaşamamalı. | Open Subtitles | إنها ماسأة يا ليزا، لا رجل يجب أن يعيش أكثر من نحله |
| - Daha iyisini bulamazdı. Hiçbir adam bulamaz. | Open Subtitles | و لكنه ما كان ليفعل أفضل من ذلك لا يوجد رجل يستطيع ذلك |
| Çünkü Dünya üzerindeki Hiçbir adam gerçekçi bir duyguyla yürümedi. | Open Subtitles | لأنه لا يوجد رجل على الأرض لديه شعور صادق حيال نفسه. |
| Sıradan Hiçbir adam günahlarını üstlenemez çocuğum. | Open Subtitles | ليس هناك رجل عادي يستطيع أن يمحو خطاياك يا طفلتي |
| Hiçbir adam gözyaşı dökmeye değmez. | Open Subtitles | لا رجل يستحق دموعك |
| Bunun tesadüf olduğunu mu sanıyorsun? Bak, Hiçbir adam onun yaptığını yapamaz. | Open Subtitles | أتظن أن هذه مصادفة؟ أنظر ، لا يوجد رجل يستطيع القيام بما قام به |
| Bir hayaletin karşısında o ürperme hissine karşı koyabilecek Hiçbir adam yok. | Open Subtitles | لا يوجد رجل في الخارج يُمكنه التغلب على قشعريرة الأشباح |
| Hiçbir adam için ağlamaya değmez. | Open Subtitles | لا يوجد رجل يستحق البكاء عليه |
| - Hiçbir adam bundan hoşlanmaz. | Open Subtitles | لا يوجد رجل يحب هذا |
| Haklısın, çünkü başka Hiçbir adam sana sahip değil. | Open Subtitles | انت على حق روزي , 'لانه ليس هناك رجل آخر حي لديه مثلك. - تشارلي. |